Ara

İmam Nikahlı Eşin Tazminat Hakkı

İmam Nikahlı Eşin Tazminat Hakkı

Türk toplumunda nikah denilince akla genellikle 2 nikah türü gelir: Resmi nikah ve dini nikah. Resmi nikah, 2 şahit huzurunda evlenme engelleri bulunmayan kişilere yetkili kişi olan evlendirme memuru tarafından kıyılan nikahı ifade eder. İmam nikahı ise İslam dinine göre yapılması zorunlu olan nikahı ifade eder. Ancak, Türk Hukuku’nda sadece resmi nikah kabul görmektedir. Yani, imam nikahının hukukumuzda bir yeri yoktur. Kanun koyucu bu hususu   daha da ileri götürerek resmi nikah olmadan dini nikah kıyılamayacağını da ayrıca hükme bağlayarak resmi nikahın önemini vurgular.

Her ne kadar hukukumuzda resmi nikah geçerli olsa da uygulamada birtakım sebeplerden ötürü sadece imam nikahlı olarak birlikteliklerini sürdüren pek çok çift vardır. Ancak bu evliliklerde bir sorun ortaya çıkıp eşlerden biri tazminat talep ettiğinde birtakım sorunlar ortaya çıkabilir. Zira kanunda resmi nikahlı olan eşler hakkında birtakım tazminat hakkı düzenlenmiş olup imam nikahlı eşin tazminat hakkı olup olmaması açısından açık bir düzenleme yoktur ve genelde bu husus Yargıtay kararları ile şekillenmeye başlamaktadır.

İmam Nikahı Nedir?

İslam dinine göre kıyılması zorunlu olan imam nikahı, imam ve şahitler huzurunda Kuran’dan ilgili hadisler ve ayetler okunarak önce kadına sonra erkeğe kabul beyanı sorularak gerçekleştirilen bir nikah türüdür. İmam nikahının geçerli olabilmesi için aşağıdaki hususların var olması gerekir:

  • Resmi nikah kıyılmış olmalıdır.
  • Evlenecek olan bireyler Müslüman olmalıdır.
  • 2 şahit nikah esnasında var olmalıdır.
  • Evlenecek olan kişiler reşit olmalıdır.

İmam Nikahının Sona Ermesi

İmam Nikahının Sona Ermesi
İmam Nikahının Sona Ermesi

İslam dinine göre kıyılması zorunlu olan imam nikahı erkeğin 3 kere boş ol demesiyle düşer.  İmam nikahı bozulduğunda eşler resmi nikahlı evlenmelerin sonucundaki boşanmalarda sahip olacakları hakları ne yazık ki talep edemeyeceklerdir. Dolayısı ile doğrudan bir boşanma davası da açılamaz. Ancak boşanmanın feri haklarından olan manevi tazminat hakkını Türk Borçlar Kanunu’nun ilgili hükümlerine göre talep edebileceklerdir.

Resmi Nikah Nedir?

Resmi nikah, evlendirme memuru huzurunda ve 2 şahit beraberinde kadın ve erkeğin evlendirilmesidir. Resmi nikah kadın ve erkeğin evet dediği anda gerçekleşmiş olur ve evliliğin hüküm ve sonuçlarını bu andan itibaren doğurur. Burada önemli olan husus tanıkların ayırt edebilme gücüne sahip olması, evlenecek olan kadın ve erkeğin arasında herhangi bir evlenme engeli bulunmaması ve evlenecek olan kişilerin reşit olmasıdır.


Aile ve Boşanma Hukuku ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve Aile ve Boşanma Hukuku alanındaki diğer konularda bilgi edinmek isterseniz, ilgili sayfayı ziyaret edebilirsiniz.


Türk Medeni Kanunu’nda Evlenme

Türk Medeni Kanunu’na göre evlenmenin gerçekleşmiş olması için resmi nikah yapılması gerekmektedir. Resmi nikah evlendirme memuru huzurunda 2 şahit dahilinde, evlenme için herhangi bir engeli bulunmayan kadın ve erkeğe yetkili kişi tarafından kıyılan nikahı ifade eder. Dolayısı ile İslam dini açısından kılınması zorunlu olan dini nikahın hukukumuzda hiçbir hükmü yoktur.

İmam Nikahlı Eş Tazminat Talep Edebilir Mi?

İmam nikahlı eşin tazminat talep edip edemeyeceği hakkında kanunda düzenlenmiş açık bir düzenleme yoktur. Nitekim, imam nikahlı eşin tazminat hakkı Yargıtay kararları çerçevesinde son zamanlarda şekillenmeye başlamıştır. Yargıtay da somut olayın özelliğine göre çoğunlukla imam nikahlı eşin maddi tazminat türlerinden olan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminatı talep edebileceğine karar vermiştir. Burada unutulmaması gereken imam nikahlı eşin tazminat alıp alamayacağı söz konusu yetkili mahkemelerin somut olaya göre bu yönde karar vermesine bağlıdır. Yani mahkemeler yeterli gerekçe oluşturarak imam nikahlı eşin tazminat alamayacağına da karar verebilirler.

İmam Nikahlı Eşin Manevi Tazminat Hakkı

İmam nikahlı eşin manevi tazminat hakkına sahip olması hususu Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmemiştir. Zira söz konusu kanun resmi nikahlı evliliklerde problem çıkması durumunda eşlere manevi tazminat hakkı tanımaktadır. Ancak uygulamada imam nikahlı evlilikler az olmadığından bu konuda birtakım sorunlar çıkmış ve Yargıtay kararlarıyla beraber bu konu bir nebze de olsa açığa kavuşturulmuştur.

Yargıtay vermiş olduğu kararlarda her somut olayın kendi özelliğini göz önünde tutarak zaman zaman imam nikahlı eşlerin manevi tazminat alabileceğine hükmetmiştir. Tabii ki aksi yönde karar verebilmesi de yeterli gerekçelerle mümkün olabilmektedir.  O nedenle imam nikahlı eş kesinlikle manevi tazminat alır demek yanlış bir hükme yol açar. Ancak Yargıtay’ın imam nikahlı eşlerin duymuş olduğu elemden ötürü manevi tazminat alabileceği kanaatine daha yatkın olduğunu vermiş olduğu kararlardan anlayabiliriz.

İmam Nikahlı Eşin Manevi Tazminat Talep Edilebilmesi İçin Gereken Şartlar

  1. Haksız Fiil:

Haksız fiil, hukuka aykırı olarak kusurlu şekilde bir başkasında zarara yol açan her türlü eylemlerdir. İmam nikahlı eşin manevi tazminat talep edebilmesi için kendisine karşı eşi tarafından bir haksız fiil meydana gelmiş olmalıdır.

  1. Kusur:

Haksız fiilin meydana gelmesi için kişi kusurlu şekilde hareket etmelidir. İmam nikahlı eşin manevi tazminat talep edebilmesi için karşı tarafın kusurunun olması şarttır.

  1. Zarar:

Tazminat talep edilebilmesi için meydana gelen haksız fiilin sonucunda bir zarar ortaya çıkmalıdır. İmam nikahlı eşin manevi tazminat talep edebilmesi için kişiye karşı bir zarar meydana gelmelidir.

  1. Nedensellik Bağı:

Tazminat talep edilebilmesi için haksız fiilin sonucu olarak bir zarar oluşmalıdır. Yani arada bir bağ olmalıdır.  İmam nikahlı eşin manevi tazminat talep edebilmesi için karşı tarafın haksız fiili sonucunda kişi zarara uğramış olmalıdır.

İmam Nikahlı Eş Manevi Tazminat Davasını Nasıl Açar?

İmam nikahlı eşin manevi tazminat davası açabilmesi için öncelikle Asliye Hukuk Mahkemeleri’ne bir dilekçe ile başvurması gerekir. Bu dilekçede talepler belirtilmeli, olaylar anlatılmalıdır. Varsa ek deliller de mahkemeye sunulmalıdır. Bu şekilde tazminat davası açılmış olacaktır. Bu süreçte bu alanda uzman avukatlarla çalışılması hak kaybına uğranmaması ve istenilen tazminatın alınabilmesi için önem arz eder.

İmam Nikahlı Eşin Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Alma Hakkı

Destekten yoksun kalma tazminatı, ortaya çıkan haksız fiil sebebiyle vefat eden kişilerin yakınları açısından doğan zararın giderilmesi için ödenen bir tazminat türüdür. İmam nikahlı eşin destekten yoksun kalma tazminatı alıp alamayacağı kanunda açıkça düzenlenmemiştir. Ancak imam nikahlı eşin her somut olayın özelliğine göre Yargıtay tarafından destekten yoksun kalma tazminatına hak kazanabileceği genel olarak kabul edilmiştir. Burada unutulmaması gereken husus mahkemeler tarafından aksi yönde kararlar verilebileceğidir.

İmam Nikahlı Eşin Tazminat Talep Edebilmesinde İspat

İmam nikahlı eşlerden birinin karşı taraftan tazminat talep edebilmesi için birlikte yaşama olgusu ispatlanmalı, aile hayatının mevcut olduğu kanıtlanmalıdır. Bu hususların olması gerektiği Yargıtay kararlarında da ayrıca zikredilmiştir. Ayrıca tazminat isteyen eşin elinde başkaca kesin deliller varsa bunlar da mahkemeye sunulmalıdır. Böylece davanın gidişatı daha kolaylaştırılmış olunacak ve istenilen talepler daha hızlı sonuçlandırılabilecektir.

İmam Nikahlı Eşin Açacağı Tazminat Davasında Görevli Mahkeme

İmam nikahlı eş tarafından açılan tazminat davalarında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleri’dir.

İmam Nikahında Velayet Durumu

İmam Nikahında Velayet Durumu
İmam Nikahında Velayet Durumu

Türk Hukuku’nda çocukların statüsü 2 gruba ayrılır: Evlilik içi doğan çocuklar ve evlilik dışı doğan çocuklar. Evlilik içi doğan çocuklar resmi evliliklerin sonucunda dünyaya gelen çocukları ifade ederken, evlilik dışı doğan çocuklar resmi nikah dışında doğan çocukları ifade eder.

İmam nikahı da Türk Hukuku’nda kabul görmediğinden ve bu evlilikler resmi evlilikler olmadığından bu tür birlikteliklerden meydana gelen çocuklar da evlilik dışı çocuklar olarak kabul edilirler. İmam nikahlı evliliklerde çocuklar evlilik dışı olarak değerlendirildiğinden velayet hakkı anneye ait olur. Ancak diğer eş velayetin değiştirilmesini mahkemeden isteyebilecektir. Mahkeme somut olayın koşullarını değerlendirerek ve çocuğun üstün yararını gözeterek velayetin kimde kalmasına karar verecek, velayet hakkı olmayan diğer eşin de çocukla görüşeceği günleri uygun şekilde düzenleyecektir. Çocuğun bu süreçte bakımı da ayrıca velayet sahibi olan eşe ait olmasına rağmen diğer eşin de ekonomik gücüyle orantılı şekilde çocuğun bakım ve giderlerine katılması gerekmektedir. Bu katılım çocuğa verilen iştirak nafakası ile gerçekleşecektir.

Yargıtay Kararları

  1. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 06.06.2016 tarih ve 2016/170 E. ve 2016/7430 K.

Yargıtay bu kararında imam nikahlı bir evliliği sürdüren taraflardan birinin başka birisiyle yaşamaya başladığı ve diğer eşin bundan ötürü psikolojisi bozulduğundan bahisle manevi tazminata hükmetmiştir. Zira bu tazminatın hem eşin bozulan psikolojisini düzelteceği hem de diğer eşin bu hatayı tekrar yapmayacağını gerekçe göstererek söz konusu tazminatın karşı tarafa ödenmesine karar vermiştir.

  1. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 25.11.2015 tarih ve 2014/4811 E. ve 2015/12693 K.

Yargıtayın bu kararında bir motosiklet kazası meydana gelmiştir. Bu kazada davacının imam nikahlı eşi vefat etmiştir ve kazadan belli bir süre sonra eşi vefat eden eş doğum yapmıştır. Davacı eş davalıdan kendisi ve çocuğu için manevi tazminat ve destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiştir. Mahkeme ise destekten yoksun kalma tazminatını tamamen, manevi tazminatın ise kısmen kabulüne karar vermiştir.

  1. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 14.04.2016 tarih ve 2015/6000 E. ve 2016/5100 K. S

Yargıtay’ın bu kararında imam nikahlı birliktelikleri olan davacı davalının kendisini evlenme niyetiyle kandırdığını ve kendisine karşı baskı ve şiddet uygulandığını iddia etmiştir. Bu nedenle davalıdan kişilik hakları zarara uğradığı gerekçesiyle manevi tazminat talep etmiştir. Yerel mahkeme iddiaların ispatlanamadığı gerekçesiyle söz konusu talepleri reddetmiştir. Daha sonra davacı tarafından karar temyiz edilmiş ve karar Yargıtay’a gelmiştir. Yargıtay ise evlenme niyetiyle kandırılma durumu olduğundan davacının manevi dengesinin yerine gelmesi için uygun miktarda tazminata hükmedilmesi gerektiğine karar vermiş ve yerel mahkemenin vermiş olduğu kararı bozmuştur.

  1. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/3882 E. , 2015/11962 K.

Yargıtay’ın bu kararında yine bir trafik kazası meydana gelmektedir. Söz konusu meydana gelen trafik kazasında davacının imam nikahlı eşi vefat etmiştir. Davacı taraf ayrıca davalı tarafın arabasının sigortalı olmadığını ifade etmektedir. Bu nedenle davalı taraftan 10.000 TL paranın ticari faizi ile birlikte kendisine verilmesini talep etmektedir..

Daha sonra davacı bu talebi değiştirerek 10.000 TL yerine 150.000 TL olarak tazminatın kendisine ödenmesini talep etmiştir. Davalı ise davacının iddialarını reddederek talep edilen 150.000 TL destekten yoksun kalma tazminatını talep etmeye hakkı olmadığını savunmuştur. Yerel mahkeme ise davalının iddialarını reddederek davacının istemiş olduğu tazminatı kabul etmiştir. Davalı taraf buna itiraz etmiştir ve konu Yargıtay’a gelmiştir. Yargıtay ise davacının nüfus kayıtlarının tam ve doğru şekilde öğrenilmeden böyle bir karara varılmasını hukuka aykırı bulmuş ve öncelikle bu kayıtların öğrenilip ona göre karar verilmesi gerektiğine hükmetmiş ve yerel mahkemenin vermiş olduğu kararı bozmuştur.

  1. Hukuk Dairesi 2021/5895 E. , 2021/9379 K.

Yargıtay’ın bu kararında zorunlu trafik sigortası olmayan kamyonet sürücüsünün, müvekkilinin imam nikahlı eşi olan desteğin sürücüsü olduğu traktöre arkadan çarpması neticesinde yine bir trafik kazası meydana gelmiştir ve mahkeme 41.000 TL destekten yoksun kalma tazminatına avans faizi ile verilmesine karar vermiştir. Daha sonra uyuşmazlık Hakem Heyetine gelmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti davacı vekilinin itirazını kabul ederek davalının itirazlarını reddetmiştir. Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir ve konu Yargıtay’a gelmiştir. Yargıtay ise davalının temyiz itirazını onaylamış ve söz konusu verilen kararın bozulmasına ve tazminatta indirim uygulanmasına karar vermiştir.


Evlilik ve Boşanma Hakkında 100 Soru 100 Cevap konusu ile ilgili daha detaylı bilgi almak  isterseniz, ilgili sayfayı ziyaret edebilirsiniz.


Sık Sorulan Sorular

İmam Nikahlı Eşim Resmi Nikahla Evlenme Vaadiyle Beni Kandırdı. İmam Nikahlı Eşimden Tazminat Talep Edebilir Miyim?

Evet, imam nikahlı eşinizden bu durumda tazminat talep edebilirsiniz. Eğer ki eşlerden biri resmi nikah yapacağını vaat edip bunu yerine getirmezse diğer eş karşı taraftan manevi tazminat bakımından uygun bir miktar talep edebilir. Zira bu konuyla ilgili Yargıtay kararları da mevcuttur.  Bu davalar usulüne uygun olarak hazırlanmış bir dilekçe ile Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yöneltilir. Bu şekilde imam nikahlı eşinizden tazminat talep edebilmeniz mümkün olabilecektir.

İmam Nikahlı Eşin Talep Edebileceği Tazminat Türleri Nelerdir?

İmam nikahlı eş diğer eşten destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminatı talep edebilecektir. Yargıtay da ağırlıklı olarak bu yönde kararlar vererek manevi tazminatı ve destekten yoksun kalma tazminatını kabul eder.

İmam Nikahlı Eşin Tazminat İsteminde Belli Bir Süre Var Mıdır?

Tazminat davaları Türk Borçlar Kanunu’na göre fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren 2 yıl, ve her halde 10 yıl içerisinde açılması gerekir. İmam nikahlı eşin tazminat istemi de bu hükme tabi olup fiilin ve failin öğrenilmesinden itibaren 2 yıl ve her halükârda 10 yıl geçmeden açılmalıdır. Zira bu süreler geçtikten sonra herhangi bir dava açılamayacak ve herhangi bir tazminat talebinde de bulunulamayacaktır. Bu nedenle bu davalar bu süreler içinde açılmalı ve sürelerin kaçırılmamasına özen gösterilmelidir.

İmam Nikahlı Eşin Talep Ettiği Manevi Tazminat Miktarı Nasıl Belirlenir?

İmam nikahlı eşin talep ettiği manevi tazminat miktarını hâkim somut olayı göz önünde tutarak ve meydana gelen zararı da düşünerek belirleyecektir. Ancak hâkimin tarafların talepleri ile bağlı olduğunun unutulmamalıdır. Hâkim tarafların istediği miktardan daha fazlasına karar veremez ancak tarafların istediği miktardan daha azına veya tarafların talep ettiği miktarlarla aynı oranda bir tazminata hükmedebilir.

İmam Nikahlı Eşimle Evlenmeden Mehir Senedi Düzenlemiştik. Resmi Nikahımız Olmamasına Rağmen Mehir Senedinden Alacak Talep Edebilir Miyim?

Mehir senedi, imam nikahında erkeğin kadına bir miktar para ya da malı sağlaması amacıyla oluşturulan bir senettir. Öncelikle bu hususta kanunen bir açıklık yoktur. Lakin Yargıtay’ın 3. Hukuk dairesinin vermiş olduğu karara göre mehir senedinin geçerli olabilmesi için resmi nikah olması gerektiği hüküm altına alınmıştır. O nedenle resmi nikah olmadan sadece dini nikahlı birlikteliklerde mehir alacağı diğer eşten talep edilemeyecektir.

Burak Temizer Hukuk Bürosu İmam Nikahlı Eşin Tazminat Hakkına Yönelik Hizmetlerimiz

İmam nikahlı eşin tazminat hakkı ile ilgili tüm sorunlarınız için bize ulaşın!

Burak Temizer Hukuk bürosu müvekkillerinin haklarını koruyan ve onlara her konuda destek veren bir hukuk bürosudur. Burak Temizer Hukuk bürosuna güvenerek imam nikahlı eşin tazminat hakkı ile ilgili tüm yasal haklarınızın korunduğundan emin olabilirsiniz. Siz de sayfamızdaki iletişim bölümünden bizlere ulaşabilir gerekli hukuki yardımları alabilirsiniz.


Konu ile ilgili diğer yazılarımızı da inceleyebilirsiniz.

https://temizerhukuk.com/dugun-takilari-davasi/

https://temizerhukuk.com/mehir-senedi-davasi/

https://temizerhukuk.com/nisanin-bozulmasi-ve-tazminat-davasi/

https://temizerhukuk.com/nisan-bozma-nedeniyle-tazminat-davasi/

                                                                                                                NİSANUR CEBECİ