Terk nedeniyle boşanma davası, pek çok önemli ve teknik detayı bünyesinde barındırmaktadır. Makalemizde kapsamlı olarak tüm süreci ele aldık.
Terk Nedir?
Terkin varlığından bahsedebilmek için eşlerden birinin, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerinden kaçınmak ve ortak hayata son vermek amacıyla konuttan ayrılması gerekir. Söz konusu olan bu ayrılık süreklilik arz etmelidir.
Eşlerin, ortak konutta birlikte yaşamaya devam ederken ayrı yataklarda yatması, cinsel yaşantılarının sona ermesi gibi hususlar terkin kapsamına girmeyecektir.
Terk, özel, mutlak ve kusura dayalı bir boşanma sebebidir.
Terk Nedeniyle Boşanma Nedir?
Terk nedeniyle boşanma TMK m.164’te özel olarak düzenlenmiştir.
“Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hakim veya noter tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.”
“Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hâkim veya noter, esası incelemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi hâlinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur. Bu ihtar gerektiğinde ilân yoluyla yapılır. Ancak, boşanma davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve ihtardan sonra iki ay geçmedikçe dava açılamaz.”
Terk nedeniyle boşanma davasında tarafların terk kapsamının dışında kalan kusurları incelenmeksizin sadece terkin şartlarına dikkat edilir.
Terk, mutlak bir boşanma sebebidir. Terk sebebiyle boşanma davası açılabilmesine ilişkin şartlar gerçekleştiği takdirde, hakim evlilik birliğinin sarsılmış olup olmadığına bakmaksızın boşanmaya karar verir.
Aşağıda detaylıca açıkladığımız şartların gerçekleşmesiyle birlikte terk nedeniyle boşanma, terk edilen eşe boşanma davası açma hakkı tanıyan bir imkandır.
Aile ve Boşanmam Hukuku ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve Aile ve Boşanma Hukuku alanındaki diğer konularda bilgi edinmek isterseniz, ilgili sayfayı ziyaret edebilirsiniz.
Terk Kaça Ayrılır?
Terk, gerçek terk ve yapıntı terk olmak üzere ikiye ayrılır.
- Gerçek Terk:
Eşlerden birinin, haklı bir sebep olmaksızın evlilik birliğini sona erdirmek amacıyla evden ayrılmasıdır. Gerçek terkte bulunan eşe karşı, terk nedeniyle boşanma davası açılabilir.
- Yapıntı Terk:
Evi terk eden eşin, ortak konuttan ayrılmasına ilişkin zorlanması veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta gelmesinin engellenmesidir. Yapıntı terkin varlığı halinde aşağıda detaylıca açıklanacağı üzere evden ayrılan eşe boşanma davası açılması mümkün değildir. Yapıntı terkin söz konusu olduğu bazı durumlarda konuttan ayrılma konusunda eşi zorlayan veya eşin konuta gelmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılabilir. Yapıntı terkte, gerçek terkte olduğu üzere konuttan iradi bir şekilde ayrılma yoktur. Burada evden giden eş, diğer eşin zorlamasıyla gitmek zorunda kalmıştır.
Terk Nedeniyle Boşanma Davası Kimlere Karşı Açılabilir?
- Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek ve ortak yaşama son vermek amacıyla ortak konutu terk eden eşe,
- Haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta geri dönmeyen eşe,
- Eşini ortak konuttan terk ettirmeye mecbur bırakmış ya da kovmuş eşe / haklı bir sebep olmaksızın diğer eşin ortak konuta dönmesini engelleyen eşe karşı diğer şartların da gerçeklemesiyle birlikte terk nedeniyle boşanma davası açılabilecektir.
Terk Nedeniyle Boşanma Davası Açılabilmesinin Şartları
a. Eşlerden birinin evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerinden kaçınmak maksadıyla ortak konutu terk etmesi veya hukuken geçerli bir sebep olmaksızın ortak konuta geri dönmemesi gerekir.
Evliliğin niteliği itibariyle eşlerin ortak konutta birlikte yaşaması gerekmektedir.
Ortak konuttan ayrılmanın terk kapsamına girebilmesinin en önemli hususu başlıkta da belirtildiği üzere, evlilik birliğini sonlandırma amacı olmasıdır. Eşin, ortak konutu haklı bir sebep olmaksızın, evlilik birliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmemek amacıyla terk etmesi ve geri dönmemiş olması evlilik birliğini sonlandırma amacı taşır.
Eş, sağlık, eğitim, iş, askerlik gibi nedenlerle konuttan ayrıldıysa evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerinden kaçınma ve bu kapsamda ortak hayatı sonlandırma gayesinden bahsedilemez. Ancak bu hallerin ortadan kalkmasına rağmen ortak konuta dönmeyen eşin evden ayrılığı terk kapsamına girebilecektir. Örneğin, eğitim dolayısıyla belirli bir süre ortak konuttan ayrılan eşin eğitim faaliyetinin sonlanmış olmasına rağmen ortak konuta dönmemesi veya çalışmak için başka yere giden eşin, işin bitmesine rağmen ortak konuta dönmemesi artık terk kapsamına girer.
Terk kavramı açıklanırken bahsedildiği üzere eşin evi terk etmiş sayılması için ortak konuttan fiili bir ayrılığın gerçekleşmesi gerekmektedir. Şayet taraflar arasında küslük, iletişimsizlik varsa veyahut cinsel hayatları son bulmuşsa terkten söz edilemez.
Yapıntı terk kısmında da bahsedildiği üzere TMK m.164 kapsamında, diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş terk etmiş sayılacaktır. Bu kapsamda eşini terke zorlayan ya da ortak konuta dönmesini engelleyen eşin terk nedeniyle boşanma davası açmasının imkanı yoktur.
b. Eşin evi terk etmesinde haklı bir neden olmaması gerekir.
Terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için ortak konutu terk eden eşin, evden ayrılmasında haklı bir sebep olmaması gerekir. Eşin evi terk etmesinde haklı bir sebep olması halinde terk nedeniyle boşanma davası açılamaz.
Ortak konutun terk edilmesi durumunda haklı sebebin varlığının ispat yükü davalıya aittir. Daha sonra ise hakim, terk eyleminin haklı olup olmadığını dürüstlük kuralı çerçevesinde inceleyecektir.
· Haklı Sebepler:
- Boşanma veya ayrılık davası açılması,
- Evden ayrılan eşin ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi bir biçimde tehlikeye düşürmesi,
- Eşlerin ayrı yaşama hususunda ortak bir karar vermiş olması,
- Mahkeme tarafından ayrılık kararı verilmesi,
- Evlenmenin butlan olduğuna ilişkin dava açılmış olması,
- Evden ayrılan eşin ortak konutta barınması hayati bir tehlike barındırıyorsa,
- Ortak konutun terk eden eşin, çocuklarının yani bir ailenin barınması bakımından yeterli nitelikte olmaması,
- Ortak konutun bağımsız bir nitelikte olmaması,
- Ortak konutun bağımsız bir niteliğe sahip olmaması, eşlerden birinin diğer eşi kendi ailesiyle birlikte kalmaya zorlaması ve bu birlikte yaşama hususunun süreklilik arz etmesidir.
Boşanma Sebepleri konusunu da incelemek isterseniz, ilgili sayfayı ziyaret edebilirsiniz.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda anlaşıldığı üzere terkin, kusura dayanması gerekmektedir. Şayet eşin, ortak konutu terk etmesinde haklı bir sebep varsa ya da terk amacı taşımaksızın evden belirli bir süreliğine ayrıldıysa, bir kusurdan söz edilemez ve bu kapsamda terkten de bahsedilemez.
c. Terk en az 6 ay sürmüş olmalıdır.
Kural itibariyle, eşlerden birinin ortak konutu terk etmesi durumunda diğer eş, terkin üzerinden belirli bir süre geçmeden boşanma davası açamaz.
Bu dava ancak terkin üzerinden en az altı ayın geçmiş olması durumunda açılabilecektir. Bu süre dolmadan terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi mümkün olmayacaktır.
Terk eden eş, terk tarihinden itibaren altı ay içerisinde ortak konuta geri dönerse, terk edilen eşin bu sebebe dayanarak boşanma davası açma hakkı ortadan kalkacaktır.
Ortak konutu terk eden eş, altı ay içerisinde eve geri dönmüş olmasına rağmen tekrardan ortak konutu terk ettiyse, altı aylık süre yeni terk tarihinden itibaren başlayacaktır.
Evi terk etmiş olmasına rağmen geri dönen eş bakımından altı aylık sürenin kesilmesi için gerçekleşmesi gereken bir diğer şart ise eve geri dönüş amacının evlilik birliğini sürdürmek olmasıdır. Şayet eşin amacı bu değilse, hakkın kötüye kullanılması gündeme gelecektir. Bu kapsamda Türk Medeni Kanunu’nun en temel ilkelerinden biri olan dürüstlük kuralı ilkesi gereğince ortak konutu terk eden eş, altı aylık süreyi kesmek için ortak konuta gelip tekrardan ayrılıyorsa hakkın kötüye kullanılması söz konusu olur. Böyle bir durumda altı aylık süre kesilmeksizin boşanma davası açılabilecektir.
Eşin altı aylık süre içerisinde, ortak konuta dönüş amacının samimi bir şekilde evlilik birliğini sürdürerek, eşiyle olan evliliğini kurtarması olması durumunda ise süre kesilecektir. Bu durumda tekrardan evden ayrılırsa, süre kesintiye uğramış olması sebebiyle, altı aylık süre ikinci terk tarihinden itibaren başlayacaktır.
d. Terk nedeniyle boşanma davası öncesi ihtarda bulunulmalıdır.
Terk edilen eşin, terk nedeniyle boşanma davası açabilmesi için gerçekleşmesi gereken bir diğer şart ise ortak konutu terk eden eşe ihtarda bulunarak, eve geri dönmesi hususunda çağrı yapmış olmasıdır.
Bu ihtar, hakim aracılığıyla gönderilebileceği gibi noter aracılığıyla da gönderilebilir. İhtarın gerekirse ilan yoluyla yapılması da mümkündür.
Eşe eve geri dönmesi için yapılan ihtarda, dönmemenin sonuçlarının ne olacağı yazılmalıdır. Bu kapsamda iki ay içerisinde ortak konuta dönmediği takdirde boşanma davası açılacağının belirtilmesi gerekir.
Yukarıda da belirtmiş olduğumuz gibi terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için eşin ortak konutu terk etmesinin üzerinden en az altı ay geçmiş olması gerekmektedir.
Eve geri dönülmesi için yapılan ihtarda, iki ay içerisinde konuta dönmediği takdirde dava açılacağı belirtilecektir ve bu kapsamda ihtar, ortak konutun terk edilmesinin dördüncü ayından itibaren yapılabilir.
Yargıtay bu hususla ilgili olarak, terk sebebiyle boşanma davalarının açılabilmesi için ayrılığın en az altı ay sürmüş olması gerektiğini ve bu ayrılığın devam etmesi halinde dördüncü ay bitmedikçe ihtar isteminde bulunulmayacağını belirtmiştir.
Bu kapsamda anlaşıldığı üzere terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi bakımından şart olan 6 aylık sürenin dört ayı ihtardan önce, iki ayı da ihtardan sonra geçerek dolmalıdır.
· İhtar Ne Zaman Yapılmalıdır?
Zaman bakımından, ihtarın yapılması için sadece asgari olarak belirlenmiş dört aylık sürenin geçmiş olması yeterlidir. Bu kapsamda terkin üzerinden 4 ay geçmesi halinde, her zaman ihtarda bulunulabilir. Ancak unutulmamalıdır ki her halde terk sebebiyle boşanma davası açılabilmesi için ihtarın terk eden eşe tebliğ tarihinin üzerinden 2 ayın geçmesi zorunludur.
Örneğin, terkten 1 yıl geçtikten sonra ihtarda bulunulursa, ihtar tebliğinden itibaren iki ay içerisinde eş ihtarı sonuçsuz bırakıp konuta dönmezse boşanma davası açılabilecektir.
Terk eden eşe, ortak konuta geri dönmesi hususunda ihtarda bulunulurken söz konusu bu ihtarın samimi bir nitelikte olması; ihtarda bulunan eşin, terk eden eşin ortak konuta geri dönerek ortak hayata devam etmesini istemesi gerekmektedir.
Yargıtay bu hususla ilgili olarak terk edilen eşe yapılan ihtar çağrısının haklılığını ve samimiliğine çok dikkat etmektedir. İhtarda bulunan eş, çağrısına uygun şekilde davranmalıdır.
· Hangi Hallerde İhtar Samimi Sayılmaz?
- Eşin eve girmesinin engellenmesi,
- Ortak konutun anahtarının değiştirilmesi,
- Eşe ve ailesine saygısızlık yapılması,
- Başka kişi/kişilerle duygusal/cinsel ilişki yaşaması
- Eşi, ortak çocukları arayıp sormaması
Bunlar ve bunların benzeri birçok sebep dolayısıyla ihtarın samimi nitelikte olduğundan bahsedilemez.
e. Çağrılan evin uygun olması gerekmektedir.
Eşin geri dönmesi hususunda yapılacak ihtarda, geri dönülmesi için belirtilen konutun niteliği çok önemlidir. Ortak konutun, bağımsız, aile yaşantısına uygun, güvenli, bir ailenin ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikle ve barınmaya uygun olması gerekmektedir.
Ortak konutu terk eden eşe yapılan ihtarda, geri dönmesi için belirtilen evin yukarıda sayılanlar ve benzerleri kapsamında uygun bir niteliğe sahip olmaması halinde, evden ayrılan eşin haklı sebebin varlığından bahsedilir ve bu kapsamda ise terk nedeniyle boşanma davası açılması gündeme gelmez.
Yargıtay’a göre, eşin geri dönmesi için davet edilen konutta kocanın anne ve babasının da yaşaması durumunda konutun bağımsız olduğundan bahsedilemez. Bu kapsamda “konutun bağımsız olmaması” ihtarı sonuçsuz bırakarak konuta geri dönmemekte haklı bir sebeptir.
f. İhtar sonuçsuz kalmalıdır.
Eşin ortak konuta dönmesi hususunda yapılan ihtar, sonuçsuz kaldığı takdirde diğer eş terke dayanarak boşanma davası açabilecektir.
İhtarın sonuçsuz kalması, yapılan ihtarın tebliğ tarihinden itibaren 2 ay geçmesine rağmen haklı bir sebep olmaksızın eşin ortak konuta dönmemesidir.
İki aylık süre, ihtarın terk eden eşe tebliğinden itibaren başlayacaktır.
Eşe İhtarda Bulunma ve Sonrasındaki Affetme Meselesi
Terk edilen eş, eşine ortak konuta dönmesi hususunda ihtarda bulunduğu takdirde birtakım sonuçlar ortaya çıkmaktadır.
İhtarın niteliği itibariyle, ihtarda bulunan eş, diğer eşi ortak konutlarına çağırarak evliliklerini sürdürmeyi istemektedir. Bu kapsamda çıkacak en doğal sonuç ise terk eden eşin ihtardan önceki kusurlu davranışlarının affedilmiş sayılmasıdır. Dolayısıyla ihtardan sonra, ortak konutu terk eden eşin ihtardan önceki kusurlu davranışlarına dayanılarak boşanma dava açılması mümkün olmayacaktır.
Boşanma Sürecinde Bilmeniz Gerekenler konusu ile ilgili bilgi almak isterseniz, ilgili sayfayı ziyaret edebilirsiniz.
Görevli ve Yetkili Mahkeme
Terk nedeniyle boşanma davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. Ancak Aile Mahkemelerinin olmadığı yerleşimlerde Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olacaktır.
Terk nedeniyle boşanma davalarındaki yetkili mahkeme ise eşlerden birinin yerleşim yeri veya son defa 6 aydır birlikte oturdukları yer mahkemesidir.
Dava Açılması Bakımından Süre
Terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için süre bakımından dikkat edilmesi gereken üç husus vardır.
İlki terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için terk tarihinden itibaren en az 6 ay geçmelidir.
İkincisi, eşin eve geri dönmesi için yapılacak olan ihtarın tarihidir. İhtar, terk tarihinden itibaren dört ay geçmedikçe yapılamaz. Yargıtay bu hususla ilgili olarak, dördüncü ay bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamayacağını belirtmiştir. Bu kapsamda dört ayın dolması halinde, eş eve geri dönmediyse, herhangi bir üst sınıra tabi olmaksızın her zaman ihtarda bulunabilecektir.
Üçüncüsü ise boşanma davası açılması bakımından ihtarın sonuçsuz kalması gereken süredir. Eşin, evi terk eden diğer eşe yapmış olduğu ihtar iki ay geçmiş olmasına rağmen sonuçsuz kaldıysa yani ortak konutu terk eden eş haklı bir sebebi olmaksızın ihtara rağmen geri dönmediyse terk nedeniyle boşanma davası açılabilecektir.
Bu kapsamda yukarıda detaylıca açıklandığı üzere terkin üzerinden en az 4 ay geçmiş olması halinde yapılmış olan ihtar, tebliğ tarihinden itibaren 2 ay sonuçsuz kalırsa terk edilen eş, herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi olmaksızın boşanma davasını açabilecektir.
Sıkça Sorulan Sorular
Eşim Evi Terk Etti Ne Yapmalıyım?
Eşlerden biri, ortak konuttan evlilik birliğini sonlandırma amacıyla haklı bir sebep olmaksızın ayrıldığı takdirde, diğer eş terk nedeniyle boşanma davası açabilir.
Evi terk eden eşe, ortak konutu terk ettiği tarihten itibaren 4 ay sonra, eve geri dönmesi hususunda noter veya hakim aracılığıyla bir ihtarda bulunulması gerekmektedir. İhtarın, terk eden eşe tebliğ tarihinden itibaren en az 2 ay geçmiş olduğu ve bu ihtara rağmen eşin eve geri dönmediği takdirde terk nedeniyle boşanma davası açılabilecektir.
İhtarda Bulunması Gereken Şartlar Nelerdir?
Ortak konutu terk eden eşe yapılacak ihtarda, evlilik birliğini sürdürme amacının bulunması şarttır. Bu takdirde ihtarda bulunan eşin, evi terk eden eşe samimi bir şekilde eve geri dön çağrısı yapması gerekmektedir.
İhtar, sadece terk nedeniyle boşanma davasının şartını gerçekleştirmek amacıyla yapılmışsa yani gerçekten samimi bir nitelik taşımayıp evliliğin devamı amaçlanmıyorsa geçerli değildir. Bu kapsamda terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için gerçekleşmesi gereken ihtar şartı gerçekleşmemiş sayılır ve boşanma davası açılamaz.
Terk Nedeniyle Boşanma Davası Ne Zaman Açılabilir?
Terk nedeniyle boşanma davasının açılabilmesi için terkin üzerinden en az altı (6) ay geçmiş olması gerekmektedir.
Evi terk eden eşe yapılacak ihtar, terkin üzerinden dört ay geçtiği takdirde yapılabilir. İhtarın, terk eden eşe tebliğinden itibaren 2 ay geçmiş olmasına rağmen, terk eden eş ortak konuta dönmediyse terk nedeniyle boşanma davası açılabilecektir.
Bu kapsamda terk nedeniyle boşanma davası zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi değildir. Süre bakımından gerçekleştirilmesi gereken şartlar yukarıda açıklanan en az 4 aylık ve 2 aylık sürelerdir.
Terk Nedeniyle Boşanma Davasında İhtar Nasıl Çekilir?
Eşlerden birinin evi terk etmesi durumunda yapılacak olan ihtar Aile Mahkemesi aracılığıyla yapılabileceği Noter aracılığıyla da yapılabilir.
Hakim ya da noter ihtarı yapmak için herhangi bir araştırma yapmaz. İhtarın haklı olup olmadığı boşanma davası sırasında incelenecektir.
Terk Nedeniyle Boşanma Davası Nerede Açılır?
Terk nedeniyle boşanma davasında görevli ve yetkili mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri ya da son defa 6 ay birlikte yaşadığı yer Aile Mahkemesidir. Aile Mahkemelerinin olmadığı yerlerde Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir
Eşim Evi Terk Etmem Hususunda Psikolojik Ve/Veya Fiziksel Şiddet Uyguladı. Evi Terk Etmiş Sayılır Mıyım?
Eşlerden birinin evi terk etmesi durumunda, diğer eşin terk nedeniyle boşanma davası açabilmesi için evden ayrılan eşin haklı bir sebebi olmaması gerekir. Bu kapsamda evlilik birliğini sonlandırmak amacıyla evden ayrılan eşin haklı bir sebep olmaksızın evi terk etmesi şarttır.
Evi terk eden eşe, psikolojik ve/veya fiziksel şiddet uygulanması eşin evden ayrılmasında haklı bir sebeptir. Bu kapsamda evden giden eş, evi terk etmiş sayılmaz ve kendisine terk nedeniyle boşanma davası açılamaz.
Eşim Zorunlu Bir Sebep Dolayısıyla Evden Ayrıldı Ancak Bu Sebebin Ortadan Kalkmasına Rağmen Eve Geri Dönmüyor. Terk Nedeniyle Boşanma Davası Açabilir Miyim?
Terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için terk eden eşin, evlilik birliğini sona erdirme maksadıyla evden ayrılması gerekmektedir. Şayet eşin evden gitmesi iş, sağlık gibi sebepler dolayısıyla ise evlilik birliğini sonlandırma amacından bahsedilemez ve eşin evden ayrılması terk kapsamına girmez.
Ancak söz konusu olan bu durumun ortadan kalkmasına rağmen, örneğin iş seyahatinin son bulması, eş eve geri dönmüyorsa artık evlilik birliğini sona erdirme amacının varlığından bahsedilebilir ve bu kapsamda eşin evden ayrılması terk kapsamına girebilir. Diğer şartların da varlığı halinde eşe terk nedeniyle boşanma davası açılabilecektir.
Eşim Beni Ortak Konutumuza Almıyor. Bana Karşı Terk Nedeniyle Boşanma Davası Açılabilir Mi? Ben Boşanma Davası Açabilir Miyim?
Eşin, diğer eşi haklı bir sebebi olmaksızın ortak konuta almaması halinde, evden ayrılan eşe terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi mümkün değildir. TMK’da bu husus, diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eşin terk etmiş sayılacağı belirtilmiştir. Bu kapsamda haklı bir sebep olmaksızın eşini ortak konuta almayan eş, terk etmiş sayılacaktır. Dolayısıyla böyle bir durumda evden ayrılan eşe, boşanma davası açılamayacağı gibi ortak konuta alınmayan bu eş, diğer şartların da gerçekleşmesiyle birlikte terk nedeniyle boşanma davası açabilecektir.
Eşim, Beni Kendi Ailesiyle Yaşama Hususunda Zorluyor. Evden Ayrılırsam Bana Karşı Terk Nedeniyle Boşanma Davası Açılabilir Mi?
Eşlerin ortak konutunun bağımsız bir nitelik taşıması oldukça önemli bir husustur. Bu kapsamda eşlerin ortak konutunda, anne babalarının da sürekli olarak yaşaması konutun bağımsızlık unsurunu zedelemektedir. Eşlerden biri, diğer eşi kendi ailesiyle yaşama hususunda zorladığı takdirde bu husus diğer eşin evi terk etmesinde haklı bir sebep olarak sayılacaktır. Bu takdirde eşe terk nedeniyle boşanma davası açılması mümkün değildir.
Diğer bir husus ise, terk eden yapılan ihtarda, geri dönmesi için belirtilen konutun bağımsız bir nitelikte olması gerekmektedir. Şayet ihtarda belirtilen konutta, ihtarda bulunan eşin, anne ve babasının da sürekli olarak yaşaması durumu söz konusu ise “konutun bağımsızlık” niteliğinden bahsedilemez. Bu kapsamda, terk eden eşin ihtarı sonuçsuz bırakarak konuta geri dönmemekte haklı bir sebebi olduğu kabul edilir.
Evi Terk Ettim, Eşim Çocuklarımın Velayetini Alabilir Mi?
Boşanma davalarında velayet kapsamında bir karar verilirken her zaman çocukların üstün menfaatleri göz önünde tutulur. Hakim çocuğun velayetinin kime verileceği ile ilgili bir karar alırken, çocuğun maddi ve manevi bakımını gözetir. Bu kapsamda eşlerden hangisinin ortak konutu terk ettiği fark etmeksizin çocuğun üstün yararı kapsamında velayete ilişkin bir karar verilir.
Eşime Eve Dönmesi Hususunda İhtarda Bulundum. İhtarın Sonuçları Nelerdir? Başka Bir Sebebe Dayanarak Boşanma Davası Açabilir Miyim?
Ortak konutu terk eden eşe yapılan evi geri dön çağrısında bazı sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Yukarıda detaylı anlatıldığı üzere terk durumunda eşe yapılan ihtarın samimi bir nitelikte olup evlilik birliğini sürdürme amacı taşıması gerekmektedir.
Bu kapsamda eş, diğer eşe ihtarda bulunduğu zaman evlilik birliğini sürdürme amacında olduğu ve dolayısıyla ihtardan önceki hataları affettiği kabul edilir. Söz konusun affın en doğal sonucu ise ihtarda bulunan eşin artık bu sebeplere dayanarak boşanma davası açamayacak olmasıdır. Ancak ihtardan sonra gerçekleşen olaylara dayanarak dava açma hakkı devam etmektedir.
Eşim Evi Terk Etmedi Ancak Küsüz ve Cinsel Birlikteliğimiz Yok. Terk Nedeniyle Boşanma Davası Açabilir Miyim?
Terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için evi terk eden eşin fiili ayrılığı şarttır. Bu kapsamda ortak konutta birlikte yaşamaya devam eden eşlerin küs olması, ayrı yataklarda yatması, cinsel hayatlarının son bulması terk kapsamına girmez ve dolayısıyla terk nedeniyle boşanma davası açılamaz.
Eşim, Eve Geri Dönmesi İçin Yapılan İhtara Karşılık Eve Geri Döndü Ancak Daha Sonra Tekrar Etti. Terk Tarihi Ne Zamandan İtibaren İşlemeye Başlar?
Ortak konutu terk eden eş, altı ay içerisinde eve geri dönmüş olmasına rağmen tekrardan ortak konutu terk ettiyse, altı aylık süre yeni terk tarihinden itibaren başlayacaktır.
Ancak bu kapsamda unutulmamalıdır ki, evi terk etmiş olmasına rağmen geri dönen eş bakımından altı aylık sürenin kesilmesi için eve geri dönüş amacının evlilik birliğini sürdürmek olması gerekir. Ortak konutu terk eden eş, altı aylık süreyi kesmek için ortak konuta gelip tekrardan ayrılıyorsa hakkın kötüye kullanılması söz konusu olur. Bu kapsamda süre ilk terk tarihinden itibaren işlemeye başlayacaktır.
Sonuç
Boşanma davalarında ve özellikle terke dayalı olarak açılan boşanma davalarında herhangi bir hak kaybına uğranmaması açısından alanında uzman bir avukatın yardımı oldukça önemlidir. Dava öncesi ihtar, affetme hususu, zamanaşımı, davada ispat, usul kuralları, süreler ve hukuka aykırı deliller açısından tecrübeli bir boşanma avukatından yardım alınması bu sürecin sorunsuz ilerlemesini sağlayacaktır. Boşanma davası maddi manevi sonuçları olan bir davadır. Nafaka, manevi tazminat, velayet, uzaklaştırma kararı, mal paylaşımı gibi birçok detay barındırmaktadır. Ayrıca avukatsız davaların çok daha uzun süreceği de bir gerçektir. İstanbul boşanma avukatı Burak Temizer Hukuk Bürosu olarak sizlere boşanma sürecinizde profesyonel destek sağlamak için buradayız.
İPEK EROĞLU