Belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma, Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesinde düzenlenmiş olan ve işlenen bir suç sonrasında toplumla güven ilişkisi zarar gören sanığın, alacağı cezasının yanı sıra ilaveten bazı hakları da kullanmaktan yoksun bırakılmasına denmektedir. İşlenen bir suç sonrasında, kişinin ilgili suçu tekrar işlemeyeceğine yönelik güvenin zarar görmesi, bu uygulamanın getirilmesine sebep olmuştur.
Yanlış bilinenin aksine TCK m. 53’deki kısıtlamalar doğrudan bir ceza değildir, ceza hükmünden kaynaklı olarak cezanın yanında ilaveten verilen tedbirlerdir. Yani kişi mahkemece suçlu bulunduktan sonra işlediği suçtan ötürü cezası açıklanırken bu cezayla birlikte birkısım kısıtlayıcı tedbirlere de hükmedilebilmektedir. İşte bu tedbirler TCK madde 53’de düzenlenmiştir. Şimdi içeriğimizde belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma olarak ifade edilen TCK madde 53 hakkında tüm detaylardan bahsedeceğiz.
İçindekiler
- 1 Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma (TCK 53) Nedir?
- 2 TCK Madde 53 Kapsamında Hangi Haklar Kullanılamaz? Hak Yoksunlukları Nelerdir?
- 3 Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılmanın Şartları |TCK Madde 53’ün Şartları
- 4 Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma Süresi Nedir?
- 5 Belli Bir Hak ve Yetkinin Kötüye Kullanılması Suretiyle İşlenen Suçlardan Dolayı Mahkumiyet Halinde Ne Olur?
- 6 Velâyet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan alt soy üstündeki yetkiden yoksun bırakılma nedir? İstisnası nedir?
- 7 Taksirle İşlenen Suçlarda Hak Yoksunlukları Nelerdir?
- 8 Siyasi Yasak Nedir?
- 9 Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) Halinde Hak Yoksunluklarının Durumu Nedir?
- 10 Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma Kararının İptali Mümkün Mü?
- 11 Sıkça Sorulan Sorular
Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma (TCK 53) Nedir?
Hak yoksunluğu, bir güvenlik tedbiri niteliğinde olup Türk Ceza Kanunu m. 53 hükmünde sınırlı sayıda düzenlenmiştir bir başka deyişle maddede yazılanlar haricinde hakimin takdirine bağlı değildir ve kıyasen ve keyfen genişletilemez. TCK madde 53 demek kasten işlenen bir suç neticesinde mahkemece sanığa hapis cezası verilmesi halinde failin ayrıca hapis cezasının infazı süresince belli hakları da kullanmaktan mahrum bırakılmasıdır. TCK 53 maddesi nedir? sorusuna bu şekilde yanıt verebiliriz. Belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbiri kararı;
- Fail hakkında verilen cezanın bir sonucu olarak ilaveten verilebilir.
- Belirli bir hak ve yetkinin kötüye kullanılması suretiyle suç işlenmesi sebebiyle verilebilir.
- Şartları gerçekleşmiş ise mahkemece sanığın durumu ve geçmiş suç bilgisinin de dikkate alınması suretiyle takdiri bir tedbir olarak verilebilir. (Örneğin işyerinde yasa dışı bahis oynatılan bir kişinin bu işyerinde çalışmasının yasaklanması gibi)
Türk Ceza Kanunu madde 53 kapsamında yer alan bu düzenleme ile belirli hakların kullanılması engellenir. Buna şu şekilde örnek verebiliriz: Alkollü araç kullanan sürücüye belirli bir para cezasının verilmesine karşın sürücü belgesine belirli süreli olarak el konulması.
Ceza Hukuku kategorisinde yer alan içeriklerimizi incelemek ve pek çok sorunun yanıtını bulmak için kategorimizi ziyaret edebilirsiniz.
TCK Madde 53 Kapsamında Hangi Haklar Kullanılamaz? Hak Yoksunlukları Nelerdir?
TCK m.53 hükmü uyarınca hapis cezasına çarptırılmış bir sanık hakkında verilecek hak yoksunlukları aşağıdaki gibidir:
- Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden yoksun bırakılma
- Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tâbi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten yoksun bırakılma
- Seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasî hakları kullanmaktan yoksun bırakılma,(siyasi yasak)
- Velâyet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma
- Vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasî parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olmaktan yoksun bırakılma
- Bir kamu kurumunun veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun iznine tabi bir meslek veya sanatı, kendi sorumluluğu altında serbest meslek erbabı veya tacir olarak icra olarak icra etmekten yoksun bırakılma
Belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakma kapsamında hapis cezasına çarptırılan bir sanık hakkında yukarıdaki yoksunluklara hükmolunabilir. Bunun yanı sıra 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu madde 53’te bazı şartlardan da bahsedilmiştir.
Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılmanın Şartları |TCK Madde 53’ün Şartları
Hapis cezasına mahkûm edilen sanık hakkında TCK m.53 hükmünde düzenlenen hak yoksunluğuna karar verilebilmesi için bazı şartlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu şartlar ise şu şekildedir:
- İşlenen suç kasıtlı bir suç olmalıdır.
- Fail hakkında verilen ceza, hapis cezası olmalıdır. Sadece adli para cezası verilmiş ise TCK madde 53 uygulanamaz.
- Failin cezası kısa süreli hapis cezası ise bu ceza ertelenmemiş olmalıdır.
- Fail, suçu işlediği tarihte 18 yaşını doldurmuş olmalıdır.
TCK 53 belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma uygulamasının gerçekleşmesi bu şartlara bağlıdır. Bu şartlar gerçekleşmediği takdirde uygulama gerçekleştirilemez.
Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma Süresi Nedir?
TCK m.53 hükmünde belirtildiği üzere hak yoksunluğu güvenlik tedbiri, fail hakkında verilen hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam eder. Cezanın infazının tamamlanması ise hak ederek salıverilme süresinin dolmasını ifade eder. Yani durumu şöyle açıklamak gerekirse; hükümlü koşullu salıverilmiş olsa da hakkında verilen hak yoksunlukları, bihakkın tahliye tarihine kadar devam edecektir. Ancak bu durumun tek bir istisnası bulunmakta olup şu şekilde açıklanmaktadır.
- Kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen hükümlünün,
- Cezası denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak infaz edilen hükümlünün,
- Hapis cezası nedeniyle koşullu salıverilen hükümlünün, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini kullanması bakımından bir kısıtlama bulunmamaktadır.
Belli Bir Hak ve Yetkinin Kötüye Kullanılması Suretiyle İşlenen Suçlardan Dolayı Mahkumiyet Halinde Ne Olur?
Bu durum, TCK m.53/3 hükmünde düzenlenmiş olup belli bir hak ve yetkinin kötüye kullanılması suretiyle kasıtlı bir suç işlenmiş ve sonucunda mahkûmiyet kararı verilmiş ise sadece infaz süresince değil infazdan sonra da bu hak ve yetkinin kullanılması yasaklanmaktadır. Yani bu yasaklama kararı da aslında bir güvenlik tedbiri niteliğindedir. Mahkumiyete ilave olarak verilen kısıtlamalardır. TCK madde 53 bir ceza değil, ceza ile birlikte uygun görülen kısıtlamalardır. Suçlu birini bazı haklardan da men etmektir. TCK madde 53 esasen budur.
Velâyet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan alt soy üstündeki yetkiden yoksun bırakılma nedir? İstisnası nedir?
Velâyet hakkı, çocuğun bakım ve eğitimi konusunda ebeveynlerin sahip olduğu hak ve yükümlülükleri ifade eder. Bir kişinin çocukları üzerinde sahip olduğu yetkiye velâyet hakkı denir. Benzer şekilde, kayyımlık ve vesayet, bir kişinin malî veya hukuki durumunun yönetilmesi için atanan bir kişinin yetkileridir.
Türk Medeni Kanunu’na göre, velâyet hakkı, çocuğun menfaatini korumak amacıyla ebeveynlere verilir. Ancak, ceza yargılaması neticesinde hükümlülük durumunda bir başka deyişle ceza alınması durumunda velinin sahip olduğu(anne/baba) bu haklardan bazıları sınırlanabilir. TCK 53. maddesin de velayet hakkına dair bir sınırlanama da mevcuttur.
Ancak bu konuda bir sınırlama vardır. TCK 53/3’e göre velayet hakkı sınırlanan kişiye koşullu salıverilirse veya cezası ertelenirse bu kısıtlama sona erecektir. Zira kişi artık özgürdür ve çocuğu üstündeki velayet hakkını, velilik görevini yapabilecektir. İşte bu da bu istisnai düzenlemenin mantıksal sebebidir.
Taksirle İşlenen Suçlarda Hak Yoksunlukları Nelerdir?
TCK m.53/1 ve TCK m.53/5 hükümlerinde belirtilen hak yoksunluklarının uygulanabilmesi için fail tarafından kasten bir suç işlenmiş olması gereklidir. Her ne kadar TCK m.53/5 hükmünde açıkça kasten ifadesine yer verilmemiş olsa da hükümdeki ‘’hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle’’ ifadesinden kasten işlenen suçlar anlaşılmaktadır. Zira bir hak ve yetki ancak kasıtlı bir suç ile kötüye kullanılabilmektedir.
TCK m.53/6 hükmü ise kasıtlı suçlarda değil taksirli suçlarda uygulama alanı bulmaktadır. Bu hükmün uygulanabilmesi için suçun belirli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenmesi gerekmektedir. Yani bu hükmün uygulanabilmesi, fail tarafından işlenen suçun taksirli bir suç olmasına bağlıdır. Ayrıca bu hükmün uygulanmasında verilen cezanın niteliği önem arz etmez. Yani hapis veya adli para cezası verilmiş olması ya da seçenek yaptırımlara çevrilmiş olması hükmün uygulanmasını etkilemez. Burada önemli olan fail hakkında bir mahkûmiyet kararına hükmedilmiş olmasıdır.
Burada uygulanabilecek hak yoksunlukları ise “sürücü ehliyetinin geri alınması ve meslek ve sanatın icrasının yasaklanması”dır. Belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne uygun davranılmaması suretiyle işlenen bir taksirli suçtan mahkûmiyet kararı verilmesi halinde, 3 aydan az ve 3 yıldan fazla olmamak üzere bu meslek veya sanatın icrası yasaklanabildiği gibi sürücü belgesinin (ehliyetin) geri alınmasına da karar verilebilir.
Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma ile ilgili örneklerden bir tanesi de siyasi yasaktır. Bu yasak sayesinde kişi ceza alırsa, siyasi haklarını kullanmaktan yoksun bırakılabilir. Bu durum süreli veya ömür boyu olarak karşımıza çıkabilmektedir.
Siyasi Yasak Nedir?
Günümüzde son dönemlerde oldukça fazla dikkat çeken siyasi yasak konusu, aslında Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesinde düzenlenmiş olan birçok kısıtlamadan sadece biridir. Bu çerçevede siyasi yasak alan kişinin, aldığı bir ceza sonrasında, ceza ile birlikte(cezaya ilaveten) siyasi haklarını kullanmasının engellenmesi, hiçbir siyasi faaliyette bulunamaması ve kamu görevlerinde yer alamaması şeklinde bir kısıtlamaya hükmedilir. Siyasi yasak nedir? sorusuna bu şekilde yanıt verebiliriz. Siyasi yasağın verildiği durumlar suçlar farklılaşmaktadır. Siyasi yasak kasten işlenmiş olan herhangi bir suç kapsamında da verilebilir. Siyasi yasak alan bir kişinin işlemiş olduğu suçtan ötürü toplum nezdinde güveni sarsılacağından ötürü artık siyasetle uğraşmamasının doğru olacağı düşünülmektedir.
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) Halinde Hak Yoksunluklarının Durumu Nedir?
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinde TCK madde 53’deki kısıtlamalar da uygulanmaz. Zira ortada henüz bir ceza hükmü yoktur, hüküm açıklanmamış açıklanması 5 yıl süreyle geri bırakılmıştır. 5 yıl içinde yeni suç işlenip işlenmeyeceği devlet tarafından beklenecektir. HAGB kararı kısaca budur. İşte bu karar ile birlikte TCK madde 53’deki kısıtlamalara da ilk başta hükmedilemez. Ancak hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı 5 yıllık süre içinde yeni bir suç işlenir ve mahkeme cezayı açıklamak durumunda kalırsa açıklanacak hüküm ile birlikte TCK madde 53’deki hak yoksunluklarına da ayrıca hükmedilebilir.
Bir başka anlatımla CMK m.231/7 hükmünde, HAGB kararı verilmesi halinde mahkûm olunan hapis cezasının ertelenemeyeceği ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemeyeceği belirtilmesine rağmen TCK m.53 hükmünde belirtilen hak yoksunlukları konusunda nasıl hareket edileceği belirtilmemiştir.
Genel kabul gören görüşe göre HAGB kararı verilmesi halinde, TCK m.53 hükmünde belirtilen hak yoksunluğu hususunda ilk başta henüz bir değerlendirme yapılmaz. Örneğin 3 ay hapis cezasına çarptırılan ancak hakkında HAGB kararı verilen hükümlü, denetim süresi içerisinde yükümlülüklerine uymazsa açıklanması geri bırakılan hüküm, CMK m.231/11 hükmü gereğince açıklanır. Ve işte burada artık TCK madde 53’deki hak yoksunlukları gündeme gelir. Madde metninde;
“Mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine veya koşullarının varlığı hâlinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine ya da seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” denmektedir.
Görüldüğü üzere mahkemenin HAGB si yanan kişi için yukarıdaki madde metnine dayanarak yeni kuracağı hükümde, TCK m.53 hükmünün uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin durum artık hüküm açıklanırken değişebilecektir.
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması hakkında da bilgi almak isterseniz, ilgili içeriğimizi ziyaret edebilirsiniz.
Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma Kararının İptali Mümkün Mü?
Öncelikle TCK m.53 hükmünde düzenlenen belirli hakları yoksun bırakılma güvenlik tedbiri kararına itirazın mümkün olmadığını belirtebiliriz. Bu durumda, itiraz yolu açık olmasa da verilen bu güvenlik tedbiri kararının hüküm ile birlikte istinaf edilebileceğini de söyleyebiliriz. Ayrıca eğer mahkûm olunan asıl ceza temyize tabi ise yine istinaf başvurusunun reddedilmesi halinde de hüküm ile birlikte bu güvenlik tedbiri de temyiz edilebilir.
Belli hakların kullanımından yoksun bırakılma konusu hakkında yaşadığınız hukuki sorunlarda, Burak Temizer Hukuk Büromuzun deneyimli İstanbul ceza avukatı kadrosundan destek alabilirsiniz.
Sıkça Sorulan Sorular
Kamu Hizmetinden Yasaklanma Ne Demektir?
TCK m.53 hükmü kapsamında, Kamu hizmetinden yasaklanma güvenlik tedbiri; Hükümlünün, bihakkın tahliye tarihine dek sürekli, süreli veya geçici olarak bir kamu görevinin üstlenilmesinden menedilmesi olarak açıklanır.
Belirli Haklardan Yoksun Bırakmanın İnfazına Ne Zaman Başlanır?
TCK m.53 hükmü kapsamında, Hak yoksunluklarının başlama tarihi, İLAMIN (HÜKMÜN) KESİNLEŞTİĞİ tarihtir.
Belli Haklardan Yoksun Bırakılma Memuriyete Engel Midir?
Hakkında TCK m.53 hükmünde düzenlenen belli haklardan yoksun bırakılma güvenlik tedbiri uygulanan hükümlü, uygulandığı süre boyunca memur olamaz. Yani bu süre zarfı içerisinde hakkında güvenlik soruşturması yapılırsa bunun sonucu olumsuz olacaktır. Zira memuriyete kabul şartlarından birini bu husus oluşturmaktadır.
Bazı suçların işlenmesi halinde hakkında mahkûmiyet kararı verilen hükümlü, devlet memurluğundan kalıcı olarak menedilebilir. Zira bu suçlar;
- 1 yıl veya daha uzun süreli hapis cezasına çarptırılan veya Devletin güvenliğine, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı işlenen suçlar,
- Zimmet, rüşvet, irtikap, dolandırıcılık, hırsızlık, güveni kötüye kullanma, sahtecilik, hileli iflas gibi suçlar,
- İhaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma, kara para aklama veya kaçakçılık gibi suçlardır.
Otobüs Şoförüyken Kaza Yaparsam Ehliyetime El Konulur Mu?
Bildiğiniz üzere günlük hayatta bazı durumlarda dikkat ve özen yükümlülüğümüz bulunmaktadır. Dolayısıyla şoförlük mesleğini icra ederken de bu yükümlülüğe aykırı davranmamanız gerekmektedir. Zira dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmek suretiyle kazaya karışmanız yani taksirli bir suç işlemeniz halinde, yine TCK m.53/6 hükmü kapsamında, taksirli suç hakkında verilen cezanın infazından başlamak üzere 3 aydan az ve 3 yıldan fazla olmamak üzere Mahkeme kararıyla ehliyetinize el konulabilecektir.
Siyasi Yasak İstenmesi Ne Demektir?
Siyasi yasak alan kişinin, aldığı bir ceza sonrasında, ceza ile birlikte(cezaya ilaveten) siyasi haklarını kullanmasının engellenmesi, hiçbir siyasi faaliyette bulunamaması ve kamu görevlerinde yer alamaması şeklinde bir kısıtlamaya hükmedilir. Siyasetçinin toplum nezdinde örnek kişi olması gerektiği ve bu yüzden suça karıştıysa artık siyaset de yapmaması gerektiği fikri ile bu bu hüküm TCK madde 53’de düzenlenmiştir.
Bu kapsamda bir örnek vermek gerekirse kamuoyunda Ahmak Davası olarak da bilinen olayda, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesince 2 yıl 7 ay 15 gün hapisle cezalandırılmasına karar verilmiş olup bunun yanında TCK m.53 hükmü uyarınca da 4 yıl süreliğine siyasi yasak güvenlik tedbiri uygulanmasına karar verilmişti.
Söz konusu siyasi yasak tedbiri, TCK m.53 hükmünde yer alan Seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasî hakları kullanmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinden ileri gelmektedir. Dolayısıyla eğer İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında verilen hapis cezası ve TCK m.53 hükmü kapsamında verilen siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbiri kesinleşirse İmamoğlu siyasi yasaklı sayılacaktır.
Hak Yoksunluğu Adli Sicil Kaydına İşler Mi?
Yukarıda açıklanan TCK m.53 hükmünde düzenlenen hak yoksunlukları ile yine TCK m.17 hükmünde düzenlenen yabancı mahkemelerde verilen cezalar kapsamındaki hak yoksunlukları, adlî sicile kaydedilir.
Hak Yoksunluğunun Uygulanmasının İddianamede Talep Edilmesi Zorunlu Mu?
Hayır, TCK m.53 hükmünün uygulanması gerektiğinin iddianamede talep edilmesine gerek yoktur. Zira bu güvenlik tedbirleri ceza kararı ile birlikte yani karara ilavete olarak uygulama alanı bulan kısıtlamalardır. Savcı tarafından iddianamede talep edilmese bile hükmü kuran mahkemece hükmedilecektir.
BUSE DİZ