Vergi kaçakçılığı suçu, son dönemde kamuoyunu bir hayli ilgilendiren konuların başında geliyor. İşte biz de bu içeriğimizde, vergi kaçakçılığı suçunun kapsamından tüm detayları ile söz edeceğiz.
Vatandaşın, kazancının bir kısmını veya harcamalarından bir kısım ücreti devlete vermesine vergi borcu denmektedir. Gerek gömülü (ürünlerin fiyatına dahil olan vergiler) gerekse de kazanç üzerinden beyan ile ödenmesi gereken vergiler (gelir vergisi gibi) vatandaşın devlete ödediği vergilere örnek olarak gösterilebilir. Verilmesi lazım gelinen vergi çeşitli yollara başvurulmak suretiyle verilmeyebilir, bunun için çeşitli işlemler ve suç teşkil eden fiillere girişilebilir, işte burada da vergi kaçakçılığı suçu gündeme gelecektir.
İçindekiler
- 1 Verginin Kanuniliği İlkesi
- 2 Vergi Kaçakçılığı Suçu
- 2.1 A. 18 Aydan 5 Yıla Kadar Hapis Cezası Öngörülen Vergi Kaçakçılığı Suçları
- 2.1.1 1. Defter ve Kayıtlarda Hesap ve Muhasebe Hileleri Yapılması Suçu
- 2.1.2 2. Gerçek Olmayan veya Kayda Konu İşlemlerle İlgisi Bulunmayan Kişiler Adına Hesap Açılması Suçu (Sahte Hesap Açılması)
- 2.1.3 3. Hesap ve İşlemleri Vergi Matrahının Azalması Sonucunu Doğuracak Şekilde Tamamen veya Kısmen Başka Defter, Belge veya Diğer Kayıt Ortamlarına Kaydedilmesi Suçu (Çift Defter Tutmak)
- 2.1.4 4. Defter, Kayıt ve Belgelerin Tahrif Edilmesi Suçu
- 2.1.5 5. Defter, Kayıt ve Belgelerin Gizlenmesi Suçu
- 2.1.6 6. İçeriği İtibarıyla Yanıltıcı Belge Düzenlenmesi ve Kullanılması Suçu
- 2.2 B. 3 Yıldan 8 Yıla Kadar Hapis Cezası Öngörülen Vergi Kaçakçılığı Suçları
- 2.3 C. 2 Yıldan 8 Yıla Kadar Hapis Cezası Öngörülen Vergi Kaçakçılığı Suçları
- 2.1 A. 18 Aydan 5 Yıla Kadar Hapis Cezası Öngörülen Vergi Kaçakçılığı Suçları
- 3 Burak Temizer Hukuk Bürosu Vergi Hukuku Hizmetlerimiz
- 4 Sıkça Sorulan Sorular
- 5 Kaynakça
Verginin Kanuniliği İlkesi
Herkes vatandaşı olduğu devlete vergi vermekle yükümlü olup, bu durum devlet tarafından vatandaşa bir ödev olarak yükümlenmiştir. Dolayısıyla vatandaş, vergi vermek zorundadır. Ancak vergilerin hangi oranda, ne sıklıkla veya yeni bir vergi türünün vatandaşa yükümlenmesi gibi vergiyi doğuran veya düzenleyen hususların kim tarafından ve nasıl hasıl olacağı tarihsel süreçte demokratik mücadeleler sonucu şekillenmiştir.
Tarihte ilk defa halkın baskısı sonucu 1215 yılındaki Magna Carta Libertatum ile İngiltere Kralının vergilendirme yetkisini kullanırken parlamentonun onayını alması koşulu getirilerek kralın vergilendirme konusunda mutlak yetkisi sınırlandırılmıştır. Tarihsel süreç verginin kanuniliği ilkesini doğurmuştur. Bu ilkeye göre; vergiler, parlamentonun onayı ile konulabilir, değiştirilebilir ve kaldırılabilir.
Bugün bütün modern hukuk sistemlerinde verginin kanuniliği ilkesi dahilinde halkın seçtiği parlamento üyeleri tarafından çıkarılacak kanun ile ancak yeni bir vergi konulabilir, oranı artırılabilir veya kaldırılabilir. Bu hususa Anayasamızın 73. maddesinin üçüncü fıkrasında yer verilerek vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin ancak kanunla konulabileceği, değiştirilebileceği ve kaldırılabileceği öngörülmüştür.
Ceza Hukuku ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve Ceza Hukuku alanındaki diğer konularda bilgi edinmek isterseniz, ilgili sayfayı ziyaret edebilirsiniz.
Vergi Kaçakçılığı Suçu
Ticari işletmeler; mali durumlarını gösterir, işletmenin alacak ve borçlarını içerir defterleri tutmak zorunda olup hatta bu defterlerin kullanımını noter onayı ile sürdürmek durumundadır. Gerektiğinde de ilgili memurlara bu defterleri veya kayıt- belgeleri göstermek zorundadır. Kanunda belirtilen bu yükümlülüklerini yerine getirmeyen mükellefler çeşitli müeyyidelerle karşılaşabilmektedir.
Gerçekten de saklanma ve ibraz mecburiyeti bulunan defter ve kayıtlarda gerçeğe aykırı hesap açılması, vergi matrahını azaltacak şekilde hesap ve işlemlerin tutulması, defter- kayıt ve belgelerin tahrif edilmesi veya bunların gizlenmesi ya da bunların içeriğinin gerçeğe aykırı değiştirilmesi, defter- kayıt veya belgede sahtecilik yapılması Vergi Usul Kanunu (VUK) 359. maddesine göre vergi kaçakçılığı suçunu doğuran ve faillerin hapis cezası ile cezalandırılacağı suçun seçimlik hareketlerini oluşturur. Ayrıca vergi kaçakçılığı suçundan dolayı öngörülen hapis cezalarının adli para cezasına çevrilmesi mümkün değildir.
A. 18 Aydan 5 Yıla Kadar Hapis Cezası Öngörülen Vergi Kaçakçılığı Suçları
Vergi Kanunlarına göre tutulan, saklanan ve talep halinde yetkili kurum ve memurlarca ibrazı istenen defter, kayıt ve belgeler üzerinde aşağıda yer alan seçimlik hareketlerin gerçekleştirilmesi halinde Vergi Usul Kanunu 359. maddesinde mükellef hakkında 18 aydan 5 yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.
1. Defter ve Kayıtlarda Hesap ve Muhasebe Hileleri Yapılması Suçu
Hesap ve muhasebe hileleri ile vergi kaçakçılığı suçunun oluşacağı kanunda öngörülmüş ise de herhangi bir tanımına yer verilmemiştir. Bu nedenle hesap ve muhasebe hilelerinin neler olduğu öğretide ve yargı kararlarında açıklanmıştır. Buna göre; tutulması, saklanması ve ibrazı zorunlu olan defter ve kayıtlarda vergi matrahının az gösterilmesi amacıyla bunların kasten gerçeğe aykırı bir şekilde düzenlenmesine hesap ve muhasebe hilesi denir. Kuşkusuz hile ile hatanın karıştırılmaması gerekir.
Hile, hesap ve muhasebe kayıtlarının kasten gerçeğe aykırı şekilde düzenlenmesiyken; hata, yanlışlıkla hesap ve muhasebe kayıtlarının düzenlenmesidir. Bu nedenle suçun bu seçimlik unsuru belirlenirken yapılan hareketin hata sonucu mu yoksa hile sonucu mu yapıldığını eylemin yapılış şekli, sıklığı, niteliği, ortaya çıkarılmasındaki güçlük gibi göstergelerden yararlanılarak belirlenmesi gerekir.
2. Gerçek Olmayan veya Kayda Konu İşlemlerle İlgisi Bulunmayan Kişiler Adına Hesap Açılması Suçu (Sahte Hesap Açılması)
Vergilendirmenin belirlenebilmesi için mükellefin bir yıllık kazancından giderler düşürülerek vergi matrahı belirlenir. Vergi ödemeden kaçınan mükellef, gerçekte olmayan veya gerçekten daha fazla kişi adına hesap açma yoluna başvurarak vergi kaçırma suçunu işleyebilmektedir. Mükellefin, gerçekte çalışmayan kişileri kendisine ait işyerinde çalışıyor gibi göstererek bu kişiler adına bordro düzenlemesi ve bu durumu vergi matrahına gider olarak yansıtarak daha az vergi ödemesi ya da şirket ortaklardan biri adına banka hesabı açılarak şirket gelirlerinin bir kısmını bu banka hesabına aktarmak ve böylece şirket gelirini az göstererek vergi matrahını düşürmek böylece daha az vergi ödemek bu tür vergi kaçakçılığı suçunu oluşturur.
3. Hesap ve İşlemleri Vergi Matrahının Azalması Sonucunu Doğuracak Şekilde Tamamen veya Kısmen Başka Defter, Belge veya Diğer Kayıt Ortamlarına Kaydedilmesi Suçu (Çift Defter Tutmak)
Her yıla ait tutulması, saklanması ve ibrazı zorunlu olan noter onaylı defterler üzerine kayıt yapılmayarak ilgili hesap ve işlemlerin yasal olmayacak şekilde diğer defterlere kaydedilmesi sonucunda vergi matrahının azalması dolayısıyla mükellefin daha az vergi ödediği vergi kaçakçılığı suçu meydana gelir. Burada vergi kaçakçılığı suçunu doğuran eylem, tutulması ve saklanması kanunen zorunlu olan hesap ve işlemlere ait defterlerin tutulmayarak başka defterlere, belge veya diğer kayıt ortamlarına bu hesap ve işlemlerin kaydedilmesidir. Yoksa tutulması zorunlu olan defterlerin tutularak aynı hesap ve işlemlerin aynı zamanda bir başka defter veya defterlere tutulması bu suçu meydana getirmez.
4. Defter, Kayıt ve Belgelerin Tahrif Edilmesi Suçu
Tahrif etmek söz öbeği aslını bozma, değiştirme anlamındadır. Vergi kaçakçılığı bağlamında defter, kayıt ve belgelerin tahrif edilmesi ise bunlar üzerinde bulunan yazı ve rakamların kazınmak veya kimyasal herhangi bir madde yardımıyla silinerek, vergi matrahını azaltma sonucu doğuracak şekilde gerçeğin değiştirilmesi şeklinde ifade edilmektedir. Yapılan tahrifat ile gelirin az, giderin fazla gösterilecek şekilde vergi matrahının düşük gösterilmesi ve böylece verginin hiç veya eksik verilmesi amaçlanır.
Şüphesiz tahrif edilerek suçu oluşturan defter, kayıt ve belgelerin gerçek durumu yansıtıyor olması gerekir. Zira sahte defter, kayıt ve belgeler üzerinde yapılan tahrifat, suçun bu seçimlik hareketini oluşturmaz. Nitekim suçun bu seçimlik hareketini oluşturan defter, kayıt ve belgelerin vergi kanunlarına göre tutulması zorunlu olan ve gerçek durumu yansıtan defter, kayıt ve belgelerden olması gerekir.
5. Defter, Kayıt ve Belgelerin Gizlenmesi Suçu
Vergi mükellefinden gerçeğe uygun defter tutması, belge düzenlemesi, kanunda öngörülen sürelerce bunları saklaması ve gerektiği takdirde görevli memura bunları ibraz etmesi beklenir. Nitekim defter tutmak zorunda olanlar, tuttukları defterler ile düzenledikleri vesikaları ilgili bulundukları yılı takip eden yıldan başlayarak 5 yıl süre ile saklamak mecburiyetinde olup bu süre içerisinde muhafaza etmek zorunda oldukları defter, kayıt ve belgeleri talep üzerine ibraz ve inceleme için yetkili makam ve memurlara sunmak zorundadır. İşte mükellefin; tutmak, saklamak ve gerektiğinde ibraz etmesi yetkili memurca istenilen zorunlu defter, kayıt ve belgeleri ibraz etmemesi suçun bu seçimlik hareketini oluşturur.
6. İçeriği İtibarıyla Yanıltıcı Belge Düzenlenmesi ve Kullanılması Suçu
Gerçek bir duruma dayanmakla birlikte bu durumu içerik veya miktar itibarıyla gerçeğe aykırı şekilde yansıtan belge içerik itibarıyla yanıltıcı belgedir. Belge düzenlendikten sonra belge üzerinde gerçekleştirilecek fiiller suçun bu seçimlik hareketini oluşturmayıp tahrif etmek seçimlik hareketini oluşturur. Bu nedenle bu seçimlik hareket belge düzenlenmeden önce oluşur. Örneğin; 100 kg satılan domatesin 20 kg satıldığı gösterilecek şekilde fatura düzenlenmesi suçun bu seçimlik hareketini oluşturur. Dikkat edilecek olursa mükellef, henüz faturayı düzenlemeden önce gerçeğe aykırı bir fatura düzenleme iradesinde bulunmuş ve bu iradeye göre fatura düzenlemiştir. Suçun bu seçimlik hareketinin oluşması için de yine düzenlenen belgenin tutulması, saklanması ve ibrazı kanunen zorunlu olan belgelerden olması gerekir.
B. 3 Yıldan 8 Yıla Kadar Hapis Cezası Öngörülen Vergi Kaçakçılığı Suçları
Yevmiye defteri, defteri kebir, envanter defteri gibi kanunen tutulması zorunlu defterler, kayıt ve belgeler üzerinde aşağıdaki seçimlik eylemlerden birinin veya daha fazlasının işlenmesi halinde vergi kaçakçılığı suçu meydana gelir ve Vergi Usul Kanunu 359. maddesinde bu seçimlik hareketlerin karşılığı olarak 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.
1. Defter, Kayıt veya Belgelerin Yok Edilmesi, Bunlara Ait Sayfalarının Yok Edilerek Yerine Başka Yapraklar Koyulması veya Hiç Yaprak Koyulmaması Suçu
Vergi mükellefi, bu yok etme eylemi ile yetkili makam veya memurlarca yapılacak vergi incelemesini etkisiz kılmayı amaçlar. Şüphesiz etkin bir vergi denetimi için bu eksiklerin bulunmaması gerekir. İşte vergi kanunlarına göre tutulması zorunlu defter, kayıt veya belgelerin yok edilmesi veyahut bunlara ait sayfaların yok edilerek yerine gerçek kayıtları içermeyen başka yapraklar koyulması ya da hiç yaprak koyulmaması suçun bu seçimlik hareketini oluşturur.
Defter, kayıt veya belgelerin yok edilen sayfaları yerine daha sonra gerçekte yer alan bilgileri içeren sayfaların koyulması halinde ise suç oluşmayacak ve faile ceza verilmeyecektir. Zira burada fail, fiilinden vazgeçmiş sayılır. Önemle belirtilmelidir ki bu suç da vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen, saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeler üzerinde işlenebilecek; mükellefin zorunluluk bulunmamasına rağmen tuttuğu defter ve kayıtlar ile düzenlediği belgeler açısından bu suç oluşmayacaktır.
2. Belgelerin Aslı ya da Suretlerinin Tamamen / Kısmen Sahte Olarak Düzenlenmesi veya Bu Belgelerin Kullanılması Suçu
Sahtecilik bakımından belgenin aslı ya da suretinde sahtecilik yapmanın bir farkı bulunmamakta olup, gerçek bir muamele ya da durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeye sahte belge denir.
Kısmen sahteciliğin, içeriği itibariyle yanıltıcı belge düzenleme fiilinden farkı ise yanıltıcı belgede gerçek bir işlem veya durum bulunmakla birlikte bunların nitelik veya miktarlarında gerçeğe aykırılık vardır. Kısmen sahtecilikte ise gerçeğin yanında gerçekte olmayan işlem veya durumlar bulunur.
Özel Belgede Sahtecilik Suçu ile ilgili de bilgi almak isterseniz, ilgili içeriğimizi ziyaret edebilirsiniz.
C. 2 Yıldan 8 Yıla Kadar Hapis Cezası Öngörülen Vergi Kaçakçılığı Suçları
Vergi kanunlarına göre tutulması, saklanması ve ibrazı zorunlu olan defter, kayıt ve belgeler üzerinden işlenecek vergi kaçakçılığı suçunun 2 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını gerektirecek hareketi Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinin (c) bendinde aşağıdaki gibi öngörülmüştür.
-Maliye Bakanlığı ile Anlaşması Olmadığı Halde Belge Basılması, Sahte Olarak Belge Basılması, Bu Belgelerin Kullanılması Suçu
Vergi mükelleflerinin kullanacağı defter ve belgeler Maliye Bakanlığının izin verdiği matbaalarda basılır. Bu bakımdan Maliye Bakanlığının izin vermediği, anlaşma sağlamadığı kurum- kuruluşlarca belge basılması, sahte belge basılması ve bu belgelerin kullanılması vergi kaçakçılığının bu seçimlik hareketini oluşturup fail hakkında 2 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.
Burak Temizer Hukuk Bürosu Vergi Hukuku Hizmetlerimiz
Vergi kaçakçılığı suçu ile ilgili yaşadığınız sorunlarda, Burak Temizer Hukuk Bürosu’nun deneyimli İstanbul ceza avukatı kadrosu her zaman yanınızda yer almaktadır.
Burak Temizer Hukuk Bürosu müvekkillerine vergi hukuku alanında hukuki hizmet sunmaktadır. Konumuzu oluşturan vergi kaçakçılığı suçlarında kanunda ciddi hapis cezaları öngörülmüştür. Bu yönde özellikle bahsedilen vergi kaçakçılığı suçlarında etkin pişmanlık müessesesi sayesinde bu suçu işleyenlerin kanunda öngörülenden daha az hapis cezası ile cezalandırılması mümkün olup bu sürecin Avukat yardımı ile sürdürülmesi müvekkilin menfaatinedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Defter, Kayıt ve Belgedeki Hataların Düzeltilmesi Vergi Kaçakçılığı Suçunu Oluşturur Mu?
Vergi mükelleflerinin tutmuş oldukları defter, kayıt ve belgeler üzerinde hata yapmaları ihtimaline yönelik olarak kanun koyucu Vergi Usul Kanunu 217. maddesinde bu yanlışların nasıl düzeltileceği belirtilmiştir. Kanuna uygun olarak yapılan düzeltmeler vergi kaçakçılığı suçunu oluşturmaz. Buna göre; vergi mükelleflerinin ilgili defterlere geçirilen bir kaydı kazıması, çizmesi veya silmesi ile bunları okunamaz hale getirmesi yasaktır. Düzeltmeler ancak yanlış yazılmış rakam veya yazı okunulacak şekilde çizilmek ve uygun bir yere doğrusu yazılmak suretiyle yapılabilir.
Vergi Kaçakçılığı Suçunun Aynı Zamanda Vergi Ziyaına Yol Açması Halinde Verilecek Ceza Nedir?
Vergi kaçakçılığı suçunun oluşabilmesi açısında vergi ziyaının oluşması aranmamaktadır. Vergi ziyaı, mükellefin vergi ödevini geç veya eksik yerine getirmesi dolayısıyla verginin geç tahakkuk ettirilmesi veya eksik tahakkuk ettirilmesidir. Buna göre, vergi kaçakçılığı suçunun oluşumu bakımından vergi ziyaının meydana gelmesi aranmamakta ise de vergi kaçakçılığı suçunun aynı zamanda vergi ziyaına da yol açması durumunda buna yol açanlara vergi kaçakçılığı suçuna ek olarak ziyaa uğratılan verginin 3 katı, suça iştirak edenlere ise bir katı oranında vergi ziyaı cezası uygulanır (VUK 344/2).
Vergi Kaçakçılığı Suçunda Etkin Pişmanlık Nedir?
Etkin pişmanlık, kişinin suç tamamlanmasından sonra kusurunu kabul ederek suç oluşturan eyleminin olumsuz etkilerini ortadan kaldırmaya yönelik çaba göstermesidir. Mahkeme, bu çabayı inandırıcı bulduğu takdirde fail hakkında kanunda öngörülen cezadan daha az cezanın uygulanması yönünde hüküm kurabilir. Yukarıda bahsetmiş olduğumuz vergi kaçakçılığı suçunun seçimlik hareketlerinden birini işleyen fail hakkında cezayı azaltacak unsur olarak etkin pişmanlık müessesesi kabul edilmiştir. Buna göre vergi kaçakçılığı suçlarında mükellefin; soruşturma, kovuşturma hatta infaz aşamasında etkin pişmanlıktan yararlanarak daha az ceza alabileceği öngörülmüştür.
Etkin Pişmanlık konusu ile ilgili daha kapsamlı bilgi almak isterseniz, ilgili içeriğimize de göz atabilirsiniz.
Vergi Kaçakçılığı Suçunda Etkin Pişmanlık Kapsamında Verilecek Ceza Nedir?
Yukarıda bahsettiğimiz vergi kaçakçılığı suçunun seçimlik hareketlerinden bir veya birkaçını gerçekleştirenlerin tarh edilen verginin, gecikme faizi ve gecikme zammının tamamı ile kesilen cezaların yarısı ve buna isabet eden gecikme zammının;
- Soruşturma evresinde ödenmesi halinde verilecek cezanın yarı oranında,
- Kovuşturma evresinde ilk derece mahkemesinin hüküm vereceği ana kadar ödenmesi halinde 1/3 oranında indirileceği öngörülmüştür.
Ayrıca tarh edilen vergi ve vergi aslına bağlı olarak kesilen cezanın bulunmadığı hallerde ise verilecek ceza yarı oranında indirilir.
Vergi Kaçakçılığı Suçunda Etkin Pişmanlık Hükümlerinden Yararlanabilmenin Şartları Nelerdir?
Mükellefin cezayı azaltıcı bir unsur olan etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak kanunda öngörülen cezadan daha az ceza alabilmesi için birtakım şartlara sahip olması öngörülmüştür. Buna göre mükellefin etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilmesi için;
- Vergi mahkemesinde dava açılmaması,
- Dava açılmışsa feragat edilmesi,
- Kanun yollarına başvurulmaması,
- Kanun yollarına başvurulmuşsa vazgeçilmesi gerektiği yönünde şartlar öngörülmüştür. Yukarıdaki şartları taşımayan mükellef, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanamayacaktır.
Vergi Kaçakçılığı Suçunun Soruşturulması ve Kovuşturulabilmesi Açısından Mütalaa Şartı Nedir?
Bazı suçların soruşturulması ve kovuşturulabilmesi için birtakım şartların aranması kanunda öngörülebilir. Yukarıda yer verilen vergi kaçakçılığı suçunu oluşturan seçimlik hareketler bakımından Cumhuriyet savcısı tarafından soruşturma açılabilmesi, ilgili rapor değerlendirme komisyonunun konu ile ilgili yapacağı mütalaaya bağlıdır. Yani yukarıda yer verilen vergi kaçakçılığı suçlarının soruşturulması/kovuşturulması ancak ilgili vergi dairesinin yapacağı inceleme sonucunda oluşturduğu mütalaayı Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi etmesi ile mümkün olacaktır. Aksi halde bu suçu işleyenler hakkında Cumhuriyet Savcısı re’sen soruşturma açamayacak ve dolayısıyla yargılama yoluna gidilemeyecektir.
Vergi Kaçakçılığı Suçunda Dava Zamanaşımı Nedir?
Vergi kaçakçılığı suçunda dava zamanaşımı süresi suçun seçimlik hareketine bağlı olarak Türk Ceza Kanunu’nun genel hükümleri dahilinde belirlenir. Buna göre yukarıda bahsedilen suçun seçimlik hareketleri bakımından dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Yani failin suç işleme tarihinden itibaren 8 yılın ardından suçun soruşturulması ve kovuşturulması mümkün olmayıp fail hakkında cezalandırma yoluna gidilmez.
Defter, Kayıt ve Belgeler Mükellef Tarafından Ne Kadar Süre Boyunca Saklanmak Zorundadır?
Mükellef, vergi kanunlarına göre tutulması zorunlu olan defter, kayıt ve belgeleri ilgili bulunduğu yılı takip eden yıldan başlayarak 5 yıl boyunca saklamak ve gerektiğinde ilgili kurum ve memurlara ibraz etmek zorundadır. Buna göre 2024 yılına ait tutulan defter, kayıt ve belgelerin 2025 yılından başlanarak 5 yıl boyunca yani 2030 yılına kadar saklanmak ve bu süre içinde talep halinde görevli kurum ve memurlara ibrazı zorunludur.
Vergi Kaçakçılığı Suçunda Görevli Mahkeme Neresidir?
Vergi kaçakçılığı suçlarında görevli mahkeme, Asliye Ceza Mahkemesidir.
Kaynakça
ŞENYÜZ, YÜCE, GERÇEK/ Doğan, Mehmet, Adnan, Vergi Hukuku, Bursa, Ekin Yayınevi, 2023
ŞAHİN/ Şeyda, Vergi Hukukunda Çift Defter Tutma Suçu, Bahçeşehir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 2018
TALHA AVCI