VASİYATNAME, GEÇERSİZ VASİYETNAME, VASİYETNAMEYİ İPTAL ETTİRMEK İÇİN NE YAPMAK GEREK?
VASİYETNAME NEDİR ?
Vasiyetnameler, varması gerekli olmayan irade beyanı ile yapılan, bir taraflı ölüme bağlı tasarruflardır. Miras bırakan, bunları ölümüne kadar her zaman serbestçe geri alabilir. Örneğin bir kimse size terekesinden bir malının ölümünden sonra sizin olmasını dile getirdi kişinin ölümünden sonra vasiyetname ile belirtilen mal sizin olmaktadır. Vasiyetnameler ölüme bağlı tasarruflar olarak adlandırılır. Vasiyetname yapabilmek için kişinin vasiyetname ehliyetine sahip olması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu madde 502 ‘ Vasiyetname yapabilmek için ayırt etme gücüne sahip olmak ve on beş yaşını doldurmuş olmak gerekir’ demektedir. Kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere ayırt etme gücüne sahip on beş yaşından büyük kimseler vasiyetname düzenleyebilmektedir.
Hukukumuzda 3 çeşit vasiyetname bulunmaktadır. Bunlar: resmi vasiyetname, el yazılı vasiyetname ve sözlü vasiyetnamedir. Şimdi bu vasiyetnamelerin açıklamasına bakalım
Resmi Vasiyetname : Noter, sulh hakimi ya da yetkili resmi memur önünde, iki tanığın katılmasıyla yapılan vasiyetnamelere, resmi vasiyetname denir. Türk Medeni Kanunu madde 532 resmi vasiyetnameyi bu şekilde tanımlamaktadır. Kanunda resmi vasiyetname için iki tanık bulunmalıdır denmektedir. Bu iki tanığın yine kanunda sayılan yasaklı kimseleri bulunmaktadır. Bu kimseler:
- Fiil ehliyeti bulunmayanlar ,
- Bir ceza mahkemesi kararıyla kamu hizmetinden yasaklılar,
- Okur yazar olmayanlar,
- Miras bırakanın eşi,
- Üstsoy ve altsoy kan hısımları,
- Kardeşleri,
- Kardeşlerinin eşleri,
Bu sayılan kimseler, resmi vasiyetnamenin düzenlenmesine memur veya tanık olarak katılamamaktadırlar. Resmi vasiyetname iki türde düzenlenebilmektedir. Bu türler, vasiyetçi tarafından okunan ve imzalanan resmi vasiyetname diğeri ise vasiyetçi tarafından okunmadan ve imzalanmadan yapılan resmi vasiyetnamedir.
Vasiyetçi Tarafından Okunan ve İmzalanan Resmi Vasiyetname
2 safhadan oluşmaktadır. Birinci safhada vasiyetçi son arzularını resmi makama bildirmelidir. Herhangi bir şekle tabi değildir doğrudan notere yapılması yeterlidir. Noter, kişinin son arzularını ya kendisi yazacak ya da kişiye yazdıracaktır bunun akabinde ise okuması için vasiyetçiye verecektir. Vasiyetçi okuduğu vasiyetnamenin son arzuları olduğunu onaylaması halinde imzalamaktadır ve noter de imzalayarak vasiyetnameye tarih atmaktadır. Bu safhada atılan imzalar el yazısıyla olmak zorundadır. Bahsettiğimiz birinci safha bu şekilde son bulmaktadır. Belirtmek gerekir ki bu birinci safhada tanıkların bulunması şart değildir. İkinci safhaya geçildiğinde tanıkların bulunması şarttır. Vasiyetçi ikinci safhada, tanıklar önünde, onlara hitap ederek, vasiyetnameyi okuduğunu ve okuduğu vasiyetnamenin son arzularına uygun olduğunu beyan etmelidir. Bu aşamadan sonra ise tanıklar, vasiyetnamenin altına, vasiyetçinin, beyanı huzurlarında dile getirdiğini ve onu, ölüme bağlı tasarrufta yani vasiyetname düzenlemekte ehil gördüklerini şerh verip, el yazıları ile imzalamaları gerekmektedir. Ve böylece resmi vasiyetname tamamlanmış olmaktadır.
Okunmadan ve imzalanmadan düzenlenen resmi vasiyetname
Okuma yazma bilmeyen kişilerde sıklıkla uygulanan bir yöntem olsa da okuma yazma bilenlerin de kullanabileceği bir vasiyetname türüdür. Okunmadan ve imzalanmadan düzenlenen resmi vasiyetnameler Türk Medeni Kanunu madde 535 şekil şartlarına uymalıdır.
TMK m.335 ‘Miras bırakan vasiyetnameyi bizzat okuyamaz veya imzalayamazsa, memur vasiyetnameyi iki tanığın önünde ona okur ve bunun üzerine miras bırakan vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan eder.
Bu durumda tanıklar, hem miras bırakanın beyanının kendi önlerinde yapıldığını ve onu tasarrufa ehil gördüklerini ; hem vasiyetnamenin kendi önlerinde memur tarafından miras bırakana okunduğunu ve onun vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan ettiğini vasiyetnameye yazarak veya yazdırarak altını imzalar.’
Kanun maddesinden anlaşılacağı üzere 2 safhada oluşan bu vasiyetname düzenleme şeklinde imzanın yerini vasiyetçinin tanıklar önünde yapacağı onay tutmaktadır.
Bazı özel durumlar
Körler, sağır ve dilsizler ve Türkçe bilmeyenlerin özel durumları bulunmaktadır. Bu makalemizi bu özel durumda olan kimseler için okuyorsanız bu bölüm size yardımcı olacaktır. Körler için kör alfabesi kullanılarak resmi vasiyetname yukarıda saydığımız okunarak ve imzalanarak şeklinde yapılabileceği gibi okunmadan ve imzalanmadan olan şekilde de yapılabilmektedir.
Sağır ve dilsiz bir kimse okuma yazma biliyorsa normal şekilde vasiyetname düzenletebilmektedir. Özel durumu neticesinin yanında okuma ve yazma bilmiyorsa onu anlayan bir tercümanın katılması sonucunda kişi okunmadan ve imzalanmadan bir vasiyetname düzenleyebilmektedir.
Türkçe bilmeyenlere gelecek olursak, noter kişinin bildiği dili biliyor ise herhangi bir tercümana gerek bulunmamaktadır. Noter bu dili bilmiyor ise bir tercüman eşliğinde işlemler sürdürülür.
El Yazılı Vasiyetname : El yazılı vasiyetnamenin yapıldığı yıl, ay ve gün gösterilerek başından sonuna kadar miras bırakanın el yazısıyla yazılmış ve imzalanmış olması zorunludur. El yazılı vasiyetname, saklanmak üzere açık veya kapalı olarak notere, sulh hakimine veya yetkili memura bırakılabilir. El yazılı vasiyetnamede, vasiyetçi vasiyetname içersindeki herhangi bir tasarrufu, istediği zaman hiçbir zorlukla karşılaşmadan değiştirebilir, kaldırabilir veya ekleme yapabilir. El yazılı vasiyetname kişilere ekonomik bir eksilme veya artırma yapmamaktadır. Kişinin el yazılı vasiyetname düzenlemesi bir kâğıt ve bir kalemle sağlanabilmektedir. Bu saydığımız yararların dışında el yazılı vasiyetnamenin avantajlı olmayan durumları bulunmaktadır. El yazılı bir vasiyetnamenin kaybolma ve yok olma tehlikesi bulunmaktadır. El yazılı vasiyetname tahrifat edilebilmektedir. Kötü düşünceli bir kişinin el yazılı vasiyetnameyi ele geçirerek tahrifat etmesi mümkündür. Kişi tehdide maruz kalarak el yazılı vasiyetname düzenleyebilir. Sadece tehdit değil baskıya da uğratabilmektedir. El yazılı vasiyetname mutlaka ama mutlaka yazı ile yazılmalıdır. Bilgisayar üzerinden yazıp kişi tarafından imzalanması el yazılı vasiyetname için geçerlilik sağlamamaktadır. El yazılı vasiyetname birden fazla sayfadan oluşuyor ise bu sayfalar arasında dahili bir bağ bulunmalıdır. Sayfaları numaralandırarak bu bağ kurulabilir.
Sözlü Vasiyetname : Sözlü vasiyetname diğer iki vasiyetname türüne göre istisnai nitelikte bir vasiyetnamedir. Türk Medeni Kanunu ancak belirli hallerin bulunması ve bu sebeple resmi ya da el yazılı vasiyetname yapma imkanının bulunmadığı hallerde sözlü vasiyetnameye izin vermektedir. TMK m.539/1 ‘ Miras bırakan ; yakın ölüm tehlikesi, ulaşımın kesilmesi, hastalık, savaş gibi olağanüstü durumlar yüzünden resmi veya el yazılı vasiyetname yapamıyorsa, sözlü vasiyet yoluna başvurabilir.’
Olağanüstü bir hal bulunması sözlü vasiyetname yapılmasına tek başına yeterli değildir. 2 şart vardır bunlardan biri kanunda sayılan hallerden birisidir. Diğeri ise resmi veya el yazılı vasiyetname yapma imkanının bulunmamasıdır. Sözlü vasiyetname bu şartlar sağlandığında 2 safhada yapılmaktadır. Birinci safhada kişi son arzularını iki tanığa açıklar ve onlara bu açıklamalarına uygun bir vasiyetname yazmalarını ya da yazdırmalarını istediğini söyleyerek onlara bu görevi yükler. Tanıkların söylemleri aynı anda dinlemeleri şarttır. İkinci safhasında ise görev vasiyetçiyi dinleyen bu iki tanıktadır. Bu iki tanıktan birisi kişinin söylemiş olduğu son arzularını, beyanın edilme tarihi ve yerini de yazarak imzalar ve diğer tanığa da imzalatır. Sonrasında ise bunu mahkemeye sunarlar. İki tanığın da mahkemeye gitmesi şarttır. Tanıklar bu hazırlamış oldukları belgeyi vakit geçirmeksizin mahkemeye tevdi etmekle yükümlülerdir. Tanıklar mahkemeye çıktıklarında bulunmaları gereken iki beyan vardır. Bunlar kişinin olağanüstü bir durumda resmi veya el yazılı bir vasiyetname düzenleyemeyecek olması ve son arzularını kendilerine iletmesi ve vasiyetçinin vasiyetname hazırlamaya ehil durumda olduğu düşüncesidir.
Bu yöntem yerine tanıklar yazıya geçirmeden, vakit kaybı yaşanmadan hakime sözlü olarak kişinin son isteklerini iletebilirler. Hakim tarafından tanıkların beyanları tutanağa geçirilerek belgelenir.
Sözlü vasiyetnamenin hakim tarafından onaylanmasının istisnaları
- Askerler açısından teğmen veya daha yüksek rütbeli bir subay sözlü vasiyeti hakim yerine onaylayabilmektedir.
- Sağlık kurumlarında tedavi görenler için de sağlık kurumundaki en yetkili kişi hakim yerine onaylayabilmektedir.
- Ülke sınırları dışında seyreden bir ulaşım aracında bulunan kişiler için o araçtan sorumlu kişi hakim yerine geçmektedir.
Sözlü vasiyetnamenin hükmünün düşmesi
Miras bırakan için sonradan diğer şekillerde vasiyetname yapma olanağı doğarsa, bu tarihin üzerinden bir ay geçince sözlü vasiyetname hükümden düşer.
Eğer kişi bu bir aylık süre içerisinde vefat ederse vasiyetname olduğu gibi devam etmektedir.
VASİYETNAMENİN AÇILMASI (TENFİZİ) SÜRECİ
Vasiyetname, geçerli olup olmadığına bakılmaksızın, tesliminden başlayarak bir ay içinde miras bırakanın yerleşim yeri sulh hakimi tarafından açılır ve ilgililere okunur.
Bilinen mirasçılar ve diğer ilgililer vasiyetnamenin açılması sırasında diledikleri takdirde hazır bulunmak üzere çağırılır.
Miras bırakanın sonradan ortaya çıkan vasiyetnameleri için de aynı işlemler yapılır.
Kanun metninden anlaşılacağı üzere vasiyetname hakim tarafından teslim alınır. Hakim vasiyetnamenin açılacağı tarihi ve saati belirleyerek adresleri bilinen mirasçılara vasiyetnamenin açılacağı tebliğ edilir. Katılım sağlayan mirasçılar eşliğinde duruşmada vasiyetname açılır ve okunur. Mirasçılar arasından katılmayan olması durumu vasiyetnamenin açılıp okunmasına engel teşkil etmemektedir. Katılan mirasçılara yapılan işlemlerin tamamının tutulduğu tutanak imzalatılır. Herhangi bir itiraz durumu bu tutanağa şerh edilir. Mirasçıların tutanağı imzalaması vasiyetnameyi kabul ettiği anlamına gelmektedir. Mirasçılardan biri kabul etmiyorsa dava açma hakkı bulunmaktadır.
Vasiyetnamenin açılmasıyla beraber ,
- Vasiyeti yerine getirmesi gereken kişi veya kişiler için 15 günlük süre işlemeye başlamaktadır.
- Davalar için görülen sürelerin başlama tarihi vasiyetnamenin açılmalıdır.
- Vasiyet alacaklıları için veraset ilamı yani mirasçılık belgesi alma süresi başlamaktadır.
- Atanmış mirasçı için de vasiyet alacaklısı gibi süre işlemeye başlamaktadır.
Eğer ki açılan bir vasiyetname adına herhangi bir itiraz olmamışsa veya yapılan itirazlar sonuçsuz kalmışsa bu duruma vasiyetnamenin tenfizi denmektedir. Vasiyetnamenin tenfizi davası asliye hukuk mahkemesinde görülmektedir. Unutulmamalıdır ki vasiyetnamenin tenfizi için 1 yıllık hak düşürücü süre geçmelidir.
VASİYETNAMENİN İPTALİ DAVASI, VASİYETNAME İPTAL EDİLEBİLİR Mİ?
İlk olarak incelemek istediğimiz husus vasiyetnamenin geri alınması ve yok olmasıdır. Vasiyetname vasiyetçinin ölümüne kadar her zaman geri alınabilmektedir. Bu geri almanın farklı yolları bulunmaktadır.
- Vasiyetnamenin sonradan yapılan bir ölüme bağlı tasarrufla geri alınması : Vasiyetçi, sonraki vasiyetname ya da miras sözleşmesiyle, daha önceki vasiyetnamesini geri aldığını açıkça beyan eder. Vasiyetnamenin 3 türü bulunmaktadır demiştik bu üç tür vasiyetname de bu işlem için elverişlidir. Ya da vasiyetçi tarafından sonradan yapılan vasiyetnamede, önceki vasiyetnamenin geri alındığına ilişkin bir tasarruf bulunmamaktadır. Bu durumda ise vasiyetnamelerin içeriğine göre karar vermek gerekmektedir. Vasiyetnameler birbirlerini tamamlayıcı nitelikte değilse kişi son yapmış olduğu vasiyetle diğer vasiyeti geri almış kabul edilir. Eğer bu iki vasiyetname birbirini tamamlamıyor ise ya ikisi birlikte uygulanır ya da ikisinden biri seçilir.
- Vasiyetnamenin yok edilerek geri alınması : Miras bırakan yok etmek suretiyle de vasiyetnameden dönebilmektedir. Bu yolla geri alınabilmesini koşulu vasiyetnamenin geri alma maksadıyla yok edilmelidir.
- Vasiyetname ile yapılan tasarrufun, sağlar arası bir tasarrufla geri alınması : ‘Belirli bir mal bırakma vasiyeti de vasiyetnamede aksi belirtilmedikçe, miras bırakanın sonradan o mal üzerinde bu vasiyetle bağdaşmayan başka bir tasarrufta bulunmasıyla ortadan kalkar.’ TMK 544/II
Bu duruma bir örnek verecek olursak: X kişisi size Ümraniye’de bulunan bir evini vasiyet ettikten sonra vasiyette bulunduğu evi Y kişisine satarsa tam olarak bu durum gerçekleşmiş olmaktadır. Kişi satış yaparak vasiyeti geri alma işlemini de gerçekleştirmiş olmaktadır.
Vasiyetnamenin yok olması : Vasiyetnamenin yok edilmesinden farklı olarak vasiyetnamenin yok olması vasiyetçinin geri alma niyeti olmaksızın da yok olması olarak incelenmelidir. ‘Kaza sonucu veya üçüncü kişinin kusuruyla yok olan ve içeriğinin aynen ve tamamen belirlenmesine olanak bulunmayan vasiyetname hükümsüz kalır. Tazminat isteme hakkı saklıdır.’ Vasiyetnamenin içeriğinin aynen ve tamamen ispat edilebilmesi şartıyla uygulanabilmesi imkanı vardır. 2 şartı vardır bunlar aynen ve tamamen ispat ve vasiyetnamenin, vasiyetçinin geri alma niyeti olmaksızın yok olmasıdır.
Yukarıda saymış olduklarımızdan farklı şekilde vasiyetnamenin iptali istenebilir. Bunun için vasiyetnamenin iptali davası açılmalıdır. Vasiyetnamenin iptali davası,
- Vasiyetçinin korkutulması, tehdit edilmesi, zorlanması, yanıltılması veya aldatılmadı gibi iradesini sakatlayan durumlarda açılmış ise
- Vasiyetçinin tasarruf ehliyeti bulunmuyor ise
- Vasiyetnamenin içeriği ahlaka ve hukuka aykırı ise
- Vasiyetname için belirtilen şekil şartlarında noksanlık var ise iptal davası açılabilir.
İptal davasını, yasal mirasçılar ve vasiyet alacaklıları açabilmektedirler. Vasiyetnamenin belirli bir kısmı için de iptal davası açılabilmektedir. Tamamı hakkında hüküm doğurmamaktadır. İptal davası davacı açısından olumlu sonuçlanırsa dava edilen kısım iptal edilir davaya konu olmayan vasiyetname içeriğinin hakları saklıdır. İptali mümkün vasiyetnamelerin ortadan kalkması için kesin yargı kararı gerekmektedir. İptal davası geriye dönük sonuçlar oluşturmaktadır. Mirasçıların tamamının iptal talebinde bulunması gerekmektedir.
- Vasiyetnamenin iptali davası vasiyetçinin son yerleşim yerindeki Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmaktadır.
- Vasiyet alacaklısının vasiyetin ifası talebiyle bir dava açmış olması veya daha önce vasiyetnamenin ifa edilmemiş olması durumunda iptal davası bir süre şartına tabii değildir.
Vasiyetname iptal davasında süreler
Vasiyetnamenin iptali davasında üç farklı süre öngörülmektedir. Bunlar 1 yıl 10 yıl ve 20 yıldır. Şimdi bu yılların neye göre belirlendiğini inceleyelim.
1 yıllık süre : Davacının ölüme bağlı tasarrufu, iptalin sebebinin, kendisinin mirasçı olduğunu yani hak sahibi olduğunu öğrenmesinden itibaren başlayan 1 yıllık hak düşürücü süredir. Kişinin hak sahibini olduğunu öğrenmesi yukarıda da belirttiğimiz gibi vasiyetnamenin açılması aşamasında belli olmaktadır. Vasiyetname açılmadan bu süre işlemeye başlamamaktadır.
10 yıllık süre: 10 yıllık süre ise her halde 10 yıldır. Vasiyetnamenin açılması 10 yıl içinde gerçekleşmezse dava açılamamaktadır. Daha net bir deyimle yukarıdaki 1 yıllık hak düşürücü süre 10 yıl içinde işlemeye başlamalıdır.
20 yıllık süre : Bu durumda da kötü niyet devreye girmektedir. Kötü niyet burada, vasiyet alacaklısının iptal sebeplerini bilmesi durumunda ortaya çıkmaktadır. Vasiyetname açılma tarihinden itibaren 20 yıl işlemeye başlamaktadır.
VASİYETNAME KONUSUNDA HUKUKİ YARDIM ALMANIN ÖNEMİ, MİRAS HUKUKU AVUKATI, MİRAS AVUKATI
Makalemizde değinmiş olduğumuz konularda hukuki yardım almanın önemi çok büyüktür. Kişilerin size zorla vasiyetname yazdırması durumunda veya mirasçı olarak veya vasiyetnamede belirtilen kişi olarak karşılaşacağınız sorunlarda hukuki yardım almak sizi en hızlı ve etkili şekilde sonuç almaya götürecektir. Resmi vasiyetname ve diğer vasiyetname türlerinde hukuki yardımın ne kadar önemli olduğu belli durmaktadır. Kişiler uzmanlara danışarak yapacağı vasiyet işlemlerinde en etkili ve hızlı çözüm yollarıyla buluşmaktadırlar. Vasiyet konusu miras hukuku alanındadır ve miras avukatlığı niş bir alan olup miras hukuku alanında çalışan avukatlar bu konuda uzmanlaşmakta ve müvekkillerinin taleplerine doğru ve çabuk şekilde cevaplar verebilmektedir. Miras hukuku alanında deneyim sahibi olan ofisimize miras avukatlığı için her zaman ulaşabilirsiniz.
Erdoğan HEYBET