Ara

Telefon Dolandırıcılığı Suçu ve Cezası

Telefon Dolandırıcılığı Suçu ve Cezası

Telefon dolandırıcılığı suçu son dönemde ceza hukukunun en önemli konuları arasında yer alıyor. Zira günümüz teknolojisinin gelişmesi ile dolandırıcılık olaylarının da farklılaşması söz konusu olmaktadır. Teknolojiyi de kullanan dolandırıcılar birçok mağdurun ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bilgisayar, telefon, tablet ya da bunun gibi iletişim kurulmaya müsait dijital cihazlar ile gerçekleştirilen suçlar, telefonla dolandırıcılık ya da telefon dolandırıcılığı olarak ifade edilmektedir. Biz de bu içeriğimizde, telefon dolandırıcılığı suçunun tüm detaylarından bahsederek sizi bilgilendirmeye çalışacağız.

İçindekiler

Telefon Dolandırıcılığı Suçu

Telefon dolandırıcılığı, dolandırıcılık çeşitleri arasında belki de en yaygınıdır. Ülkemizde yaşayıp telefon kullanan hemen herkes, bu dolandırıcılık girişimiyle mutlaka karşı karşıya kalmıştır ve kalmaya devam etmektedir.

Telefon dolandırıcılığı, dolandırıcıların mağdurlara telefon aracılığıyla ulaşarak, çeşitli bahanelerle onları kandırarak maddi çıkar sağlamayı amaçladıkları bir suç türüdür. Suçlular, mağdurları telefonda manipüle etmekte, adeta iradelerini kırmaktadırlar.  Dolandırıcılar, mağduru manipüle ederek para, kredi kartı bilgileri veya kişisel verilerini elde etmeye çalışır. Çoğu zaman mağdur, dolandırıcının söylediklerine inandığı için de maddi mağduriyet yaşar. Dolandırıcılar, genellikle resmi bir kurumdan veya tanıdık bir kişiden arıyor gibi davranarak da güven kazanır.

Türkiye’de Telefon Dolandırıcılığı Nasıl İşlenir?

Türkiye’de telefon dolandırıcılığı genellikle birkaç farklı yöntemle işlenmektedir. Aşağıda, bu suçun en yaygın işleniş biçimlerine dair örnekler verilmektedir:

1. Banka veya Finans Kurum Adı Kullanmak

En yaygın telefon dolandırıcılığı yöntemlerinden biri, dolandırıcıların kendilerini bankacılık kuruluşlarından, sigorta şirketlerinden veya diğer finansal kurumlardan biri olarak tanıtmalarıdır. Mağdur, dolandırıcının kendisini bankanın güvenlik biriminden arayan bir yetkili olarak tanıtmasıyla şüphelenmeden telefonda konuşmaya başlar. Ardından dolandırıcı, çeşitli bahanelerle bankacılık bilgilerini (kredi kartı numarası, hesap numarası, şifre vb.) talep eder.

Örneğin, dolandırıcılar, banka hesabında bir şüpheli işlem olduğu ya da kredi kartı bilgilerini güncellemesi gerektiği gibi sebeplerle mağdurdan bilgileri isteyebilir. Telefon görüşmesi sırasında dolandırıcı, bankaların veya finansal kurumların resmi diliyle konuşarak mağduru ikna etmeye çalışır. Mağdur, güvenilir olduğunu düşündüğü bu kişiyle kişisel bilgilerini paylaşabilir.

2. “İsminiz Fetö’ye Karıştı, Örgüte Yardım Ediyormuşsunuz” Yöntemi

Bu tür dolandırıcılıkta dolandırıcılar, mağdurları korkutmak amacıyla bazen kendilerini bazen de yakınlarını, bir örgütle bağlantılı olarak gösterirler.  İsimlerinin dosyadan çıkartılması için mağdurdan para talep ederler. Mağdur panik halinde olduğu için, durumu soğukkanlı bir şekilde değerlendiremeyebilir ve dolandırıcılara para gönderebilir.

3. “Fatura Borcu” Yöntemi

Bu yöntemde dolandırıcılar, kendilerini elektrik, su, doğalgaz veya internet sağlayıcıları gibi bir kamu hizmeti şirketinin yetkilisi olarak tanıtarak mağdurlardan geçmişe dönük fatura borçlarını ödemelerini isterler. Bu tür telefon görüşmelerinde genellikle çok acil ödeme yapılması gerektiği vurgulanır, zira haciz baskısı uygulanır ve mağdur korkutulur. Fatura borcunun ödenmemesi durumunda, mağdurun hizmetlerinin kesileceği veya daha ciddi yasal sonuçlarla karşılaşacağı belirtilir. Ayrıca faizin silinmesi gibi cazip teklifler de yapılır. Mağdur, panikle ödeme yapmak zorunda hissedebilir.

4. “Yararlı Bir Kampanya” Yöntemi

Dolandırıcılar, bazen mağdurlara, ödüller kazanma, kredi faiz indirimleri veya çeşitli promosyonlar sunduklarını iddia ederler. Örneğin, “Size bir çekilişten 10.000 TL kazandınız, fakat ödülünüzü alabilmek için bir ödeme yapmanız gerekiyor” gibi teklifler sunulabilir. Bu tür tekliflere inanan mağdurlar, para ödeyerek dolandırıcıların tuzağına düşebilirler.

5. “Dosyanız Uzlaştırma Bürosuna Gitti, Dosyanız İçin Son Gün” Yöntemi

Bazen dolandırıcılar, mağdurun cep telefonunu SMS atarak “ceza dosyanızın son günüdür, tarafımıza ulaşınız” gibi söylemlerde bulunurlar. SMS de yer alan telefon numarasını arayan mağdur bir şekilde yalanla iradesi kırılarak korkuyla sözde uzlaştırma bedelini ödeyerek dosyasını kapatmaya çalışır, ancak dolandırıldığının farkında olmaz.

Telefon Dolandırıcılığı Cezası

Telefon dolandırıcılığının basit halinde faile 1 ila 5 yıl arası hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezası verilir. Ancak telefon dolandırıcılığında aşağıdaki hallerden en az birisi mevcutsa nitelikli dolandırıcılık suçu oluşur ve faile 3 ila 10 yıl arası hapis cezası verilir:

  • Telefon dolandırıcılığı esnasında dolandırılan kişinin dini inancının ve duyguların suistimale uğratılması
  • Telefon dolandırıcılığı aracılığıyla dolandırılan kişinin içinde bulunduğu zor durumdan yararlanılması
  • Telefon dolandırıcılığı esnasında dolandırılan kişinin algılama yeteneğinin zayıf olmasından yararlanılması
  • Telefon dolandırıcılığı aracıyla dolandırıcı olan failin, kurum, kuruluş, dernek, vakıf, siyasi parti vs. tüzel kişileri araç olarak kullanması
  • Telefon dolandırıcılığı yapıldığı esnada failin her türlü kamu kurumunun zararına davranışta bulunması
  • Telefon dolandırıcısının eylem esnasında tacir olan ya da herhangi bir şirketi yöneten veya bulunduğu şirket adına hareket eden kişilerin ticari eylemleri sırasında dolandırma çabası
  • Telefon dolandırıcısının kooperatif yöneticilerini kooperatif eylemleri esnasında dolandırma çabası
  • Serbest meslek erbabı telefon dolandırıcısının, kendisine duyulan güveni kötüye kullanması
  • Telefon dolandırıcısının, kendisini kamu personeli ya da bankacı olarak tanıtması (bu nitelikli halin alt sınırı 4 yıldan az olamaz. Yani kendisini kamu görevlisi ya da bankacı olarak tanıtan telefon dolandırıcısı 4 ila 10 yıl arası hapisle cezalandırılır.)

Nitelikli Dolandırıcılık Suçu hakkında da detaylı bilgi almak isterseniz, ilgili içeriğimize göz atabilirsiniz.


Yukarıdaki ağırlaştırıcı sebeplerden birden fazlasının tek bir olayda olması halinde cezanın neye göre verileceği konusunda kanunda bir açıklık yoktur. Yaygın olan doktrin görüşüne göre birden çok ağırlaştırıcı sebep, tek bir olayda bulunuyorsa TCK 61 gereğince hakim, suçun cezasını alt sınırdan üst sınıra yaklaştırabilir (Örneğin; Telefon dolandırıcılığı esnasında fail kendini kamu görevlisi olarak tanıtıp, karşısındaki kişinin dini duygularını suistimale uğratırsa birden çok ağırlaştırıcı sebep ortaya çıkacaktır. Bu tip durumda hakim, ‘’somut olaydaki diğer unsurları da göz önüne alarak’’ cezasını üst sınıra yaklaştırabilir)

1.    Telefon Dolandırıcılığı Esnasında Dini İnanç ve Duyguların Suistimale Uğratılması

Madde gerekçesinde de belirtildiği üzere bu nitelikli unsurun faile isnat edilebilmesi için dini inanç ve duygular, aldatma aracı olarak kötüye kullanılmalıdır. Aynı zamanda fail haksız yarar sağlamış olmalıdır. Telefonda üfürükçü, muskacı olduğunun iddia edilmesi ya da cami yapma vaadinde bulunulması bu nitelikli hale örnek verilebilir.

2.    Telefon Dolandırıcılığı Aracılığıyla Dolandırılan Kişinin İçinde Bulunduğu Zor Durumdan Yararlanılması

Telefon dolandırıcılığı suçu, kişi zor durumdayken daha rahat işlenebilir. Dolayısıyla bu durum nitelikli dolandırıcılık olarak öngörülmüştür ve failin cezasını artırır. Örneğin; kişinin doğal afet yaşaması ya da trafik kazası geçirmesi sebebiyle içinde bulunduğu çaresizliği fırsat bilinmesi, nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturur.

3.    Telefon Dolandırıcılığı Esnasında Dolandırılan Kişinin Algılama Yeteneğinin Zayıf Olmasından Yararlanılması

Algılama yeteneğinin zayıf olduğu hallere örnek olarak; ‘’akıl zayıflığı, sarhoşluk, yaş küçüklüğü vs.’’ örnek verilebilir. Dolandırılan kişinin bu hallerden en az birinde olması durumunda nitelikli dolandırıcılık suçu oluşur ve faile verilen ceza artar. Örneğin; yaşı küçük olan bir çocuğun durumunu fırsat bilen dolandırıcıya daha ağır ceza verilir.

Yaş küçüklüğü, yaşlılık veya sarhoşluk gibi hallerin algılama yeteneğini azaltmış olup olmayacağı araştırılmalıdır. Çünkü bu sayılan haller dolandırılan kişinin algılama yeteneğini zayıflatmamış olabilir.

Algılama yeteneğinin zayıflamasında failin katkısının olması şart değildir. Örneğin; mağdur kendi rızası doğrultusunda sarhoş olmuştur. Bu tip durumlarda failin cezası indirilmez. Önemli olan, dolandırıcı olan failin karşısındakinin algılama yeteneğinin zayıfladığını biliyor olmasıdır.  Doktrindeki bir görüşe göre akıl hastalığı, eğer çok küçük yaşta ortaya çıkmışsa bu durumda o kişinin aldatılmasından söz edilemeyeceğinden dolandırıcılık suçu değil, hırsızlık suçu oluşacaktır. (Tezcan/Erdem/Önok 573.)

4.    Telefon Dolandırıcılığı Aracıyla Dolandırıcı Olan Failin, Kurum, Kuruluş, Dernek, Vakıf, Siyasi Parti vs. Tüzel Kişileri Araç Olarak Kullanması

Söz konusu kurum ya da kuruluşların suçun işlenmesinde aracı olduğunda kolaylık sağlayacağı dikkate alındığında suçun nitelikli hali olarak düzenlenmesi gayet normaldir. Bu nitelikli halin uygulanmasında suçun konusu olan kurum ya da kuruluşun zarar görmüş olması şart değildir. (Örneğin; ben x derneğinden arıyorum deyip telefon dolandırıcılığının yapıldığı durumda x derneği zarar görmezse bile suçun nitelikli hali oluşur)

5.    Telefon Dolandırıcılığının Olduğu Sırada  Failin Kamu Kurumlarının Zararına Faaliyette Bulunması

Dikkat edileceği üzere kamu kurumlarının araç olarak kullanılması ile kamu, kurum ve kuruluşların zararına davranışta bulunulması farklı ağırlaştırıcı sebep olarak düzenlenmiştir.

Bu nitelikli halin vuku bulabilmesi için failin kamu malına zarar verme saikiyle hileli eylemler gerçekleştirmiş olması ve kamu malı üzerinde tasarrufta bulunabilecek yöneticilerin aldatılmış olması gerekir.

Ülkemizde son dönemlerle sıklıkla karşılaşılan bir durum olan, sırf haksız fayda elde etmek amacıyla muvazaalı boşanmalar sonucunda resmi olarak boşanmış görünmesine rağmen fiilen eşleriyle birlikte yaşamaya devam eden kadınların, anne ya da babalarının sosyal güvencelerinden faydalanma saikiyle Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) başvurup sosyal yardım almaları nitelikli dolandırıcılık suçu oluşturur.

6.    Telefon Dolandırıcısının Eylem Esnasında Tacir Olan Ya Da Herhangi Bir Şirketi Yöneten veya Bulunduğu Şirket Adına Hareket Eden Kişilerin Ticari Eylemleri Sırasında Dolandırma Çabası

Dolandırıcılık suçunun tacir ya da şirket yöneticisi olan veya şirket adına eylemde bulunan kişilerin ticari faaliyetleri esnasında işlenmesi suçun nitelikli hali olarak düzenlenmiştir ve cezada artırım sebebidir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, suçun ticari faaliyet esnasında işlenmiş olmalıdır.

7.    Telefon Dolandırıcısının Kooperatif Yöneticilerini Kooperatif Eylemleri Esnasında Dolandırma Çabası

Dolandırıcılık suçunun kooperatif yöneticilerini kooperatif eylemleri esnasında dolandırması suçun nitelikli hali olarak düzenlenmiştir. Burada belirtilmesi gereken husus, suçun kooperatif eylemi esnasında işlenmiş olmalıdır.

8.    Serbest Meslek Erbabı Telefon Dolandırıcısının, Kendisine Duyulan Güveni Kötüye Kullanması

Serbest meslek gruplarına avukat, müzik sanatçısı, yazar örnek olarak verilebilir. Dikkat edilmesi gereken nokta, suçun bu nitelikli halinde fail serbest meslek erbabıdır. Fail, mesleğine sığınarak güven ortamını kolaylıkla yaratabilir. Dolayısıyla bu durum, suçun nitelikli hali olarak düzenlenmiştir ve cezayı artıran bir nedendir.

9.    Telefon Dolandırıcısının, Kendisini Kamu Personeli ya da Bankacı Olarak Tanıtması

Uygulamada muhtemelen en yaygın görülen dolandırıcılık tipidir. Kendisini polis, asker, hakim, savcı vs. olarak tanıtıp telefon dolandırıcılığı yapmak, suçun nitelikli halini meydana getirir. Bu nitelikli halin diğerlerinden farkı, alt sınırının 4 yıl olmasıdır. Yani fail, 4 ila 10 yıl arası hapisle cezalandırılır.

Uygulamada sıklıkla görülen bir dolandırıcılık çeşidi olduğundan dolayı, Yargıtay’ın bu konu özelinde bolca içtihadı bulunur. (Bkz. Yargıtay 11.CD., 19 Aralık 2006, E. 6755, K. 10432)

Telefon Dolandırıcılığı Suçu
Telefon Dolandırıcılığı Suçu

Bir Diğer Ağırlaştırıcı Hal : Telefon Dolandırıcılığının En Az 3 Kişi Tarafından Birlikte İşlenmesi

TCK’nin 158.maddesinin 3.fıkrasına göre telefon dolandırıcılığı suçu üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenirse verilecek ceza yarı oranda, bir suç örgütü faaliyeti çerçevesinde işlenirse de verilecek ceza bir kat artırılır.


Terör Örgütü Üyeliği Suçu konusu hakkında da bilgi sahibi olmak isterseniz, içeriğimizi inceleyebilirsiniz.


SMS Dolandırıcılığı
SMS Dolandırıcılığı

SMS Dolandırıcılığı

SMS dolandırıcılığı; dolandırıcının, mağdurun telefon numarasına attığı kısa mesaj (SMS) yoluyla mağduru dolandırmasıdır. Örneğin;

  • “Hakkınızda soruşturma açıldı, istediğimiz miktarda parayı yollayın sizi kurtaralım”,
  • “Tebrikler, bizden 1 adet x marka telefon kazandınız hemen şu numarayı arayın”,
  • “Bankadan arıyorum, bilgilerinizi güncellememiz gerekiyor”
  • “X Bahis şirketinden 1000 TL kazandınız.” şeklinde cümlelerle mağdurlar, dolandırılmaya çalışılmaktadır.

İnternet Dolandırıcılığı Suçu hakkında da bilgi sahibi olmak isterseniz, bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz.


Özellikle, dolandırılmaya çalışılan mağdura karşı korku, panik, endişe yaratılması halinde mağdurun dolandırılma ihtimali artmaktadır. Yukarıda verilen ‘’hakkınızda soruşturma açıldı’’ örneğinde mağdura karşı korku ve panik yaratılmıştır. Dolayısıyla mağdur, korku ve endişesinden ötürü kendisini çaresiz hissedip istenilen parayı banka hesabına yatırıp dolandırılabilir. Ya da yukarıdaki örnekte olduğu gibi, çekilişe katılmadan karşılıksız kazanımlar, mağdurlarda mutluluk yaratabilir.

Mağdura X marka telefon kazandınız diye mesaj atılması halinde mağdur sevinip, karşısındakilere aldanabilir. Bu durumlarda telefon dolandırıcılığı suçunun özel bir hali olan SMS dolandırıcılığı suçu işlenmiş olur. SMS dolandırıcılığı suçunun basit haline 1 ila 5 yıl arası hapis ve 5.000 güne kadar para cezası öngörülmüştür. Ancak, uygulamada sıklıkla görülen SMS dolandırıcılığı, nitelikli dolandırıcılık kapsamındadır ve nitelikli dolandırıcılık hallerinde failin cezası ağırlaştırılır. Aşağıdaki durumlardan herhangi birinin varlığı halinde faile 3 ila 10 yıl arası hapis cezası verilir. Örneğin;

  • Kendisini kısa mesaj üzerinden polis, savcı vs. kamu görevlisi olarak tanıtan fail,
  • Mağdura düşük faizli ya da faizsiz kredi verme vaadinde bulunup kendisini bankacı olarak tanıtan fail,
  • Mesajda mağdurun dini inancını istismar edip dolandırma girişiminde bulunan fail,
  • Serbest meslek erbabı olup mesleği üzerinden dolandırma girişiminde bulunan fail 3 ila 10 yıl arası hapisle cezalandırılır.

Ponzi Dolandırıcılığı ve Saadet Zinciri hakkında da bilgi sahibi olmak isterseniz, içeriğimizi inceleyebilirsiniz.


Telefon Dolandırıcılığı Suçunda Cezayı Hafifletici Sebep (TCK 159)

Telefon dolandırıcılığı eğer hukuki bir ilişkiye dayanan konu üzerine yapılmışsa ‘’mağdurun şikayeti üzerine fail 6 ay ila 1 yıl arası hapisle cezalandırılır.’’ Hukuki ilişki: ‘’hukuk düzenince korunan, geçerli kabul edilen ve hukuka uygun işlemleri’’ ifade eder. Örneğin; borç verdiği kişiden borcunu almak isteyen fail, bu yola başvurursa cezasında indirime gidilir. Mağdur şikayetçi olmazsa faile ceza verilmez.

Telefon Dolandırıcılığı Suçunda Manevi Unsurlar

Telefon dolandırıcılığı suçu kasten işlenebilen bir suçtur. Taksirle işlenemez. Doktrinde olası kastla işlenebildiği de söylenmektedir (Özbek/Doğan/Bacaksız Ceza Hukuku Özel Hükümler 17.Baskı sf.747). Olası kastla işlenebildiği varsayımında TCK 21/2 gereğince failin cezasında indirime gidilir.

Telefon Dolandırıcılığında Şahsi Cezasızlık Sebepleri

TCK 167’ye göre telefon dolandırıcılığı suçunda şahsi cezasızlık sebepleri şunlardır:

  • Ayrılık kararı olmayan eşlerden birinin
  • Üstsoy ya da altsoyunun
  • Birinci derece kayın hısımlarından birinin
  • Evlat edinenin
  • Evlatlığın
  • Beraber yaşamakta olan kardeşlerden birinin zararına telefon dolandırıcılığı suçu işlenirse suçu işleyen akrabaya herhangi bir ceza verilmez.

Bu suç:

  • Ayrılık kararı verilmiş eşlerden birinin,
  • Beraber yaşamayan kardeşlerden birinin,
  • Amca, teyze, hala vs. birinin ya da
  • İkinci derece kayın hısımlarından birinin zararına telefon dolandırıcılığı suçu işlenirse mağdurun şikayeti üzerine ilgili akrabaya verilecek ceza yarı oranda azaltılır.

Telefon Dolandırıcılığı Suçuna Teşebbüs

Failin amacıyla hileli davranışına başlamış olmasından itibaren suça teşebbüs mümkündür. Harekete geçtikten sonra mağdur, aldanmazsa, mağdur aleyhine herhangi bir zarar doğmazsa ya da fail lehine bir yarar mevcut olmazsa suç teşebbüs aşamasında kalır ve TCK 35/2 gereğince failin cezasında indirime gidilir.

Teşebbüs ile gönüllü vazgeçme birbirine karıştırılmamalıdır. Fail, telefon dolandırıcılığı yapmak için mağduru aramış ancak dolandırıcılık eylemine geçmeden vazgeçmişse faile herhangi bir ceza verilmez.

Telefon Dolandırıcılığı Suçunda Etkin Pişmanlık

Dolandırıcılık suçu tamamlandıktan sonra ancak kovuşturma aşamasına geçilmeden önce failin, faili suça azmettirenin ya da suçu işlemesine yardım edenin pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen tazmin etmesi halinde verilecek ceza üçte iki oranda indirilir.


Etkin Pişmanlık konusu ile ilgili kapsamlı bilgiye ulaşmak isterseniz, bağlantıya tıklayarak içeriğimizi inceleyebilirsiniz.


Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 2.maddesine göre kovuşturma, iddianamenin kabulüyle başlar hüküm kesinleşinceye kadar devam eder.  Yani soruşturma aşamasının tamamlanıncaya kadar fail, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanıp üçte iki oranında indirim alabilir.

Kovuşturma aşaması başladıktan, hüküm verilinceye kadarki süreçte de failin etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilmesi mümkündür. Ancak öncekinden farklı olarak faile verilecek ceza yarı oranda indirilir.

Fail, mağdurun zararının tamamını tazmin ederse, etkin pişmanlık uygulanmasında mağdurun rızası aranmaz. Ancak kısmen tazminde mağdurun rızası aranır.

Telefon Dolandırıcılığı Suçunun Muhakemesi

Telefon dolandırıcılığı ve nitelikli telefon dolandırıcılığı suçlarının kovuşturması kanun koyucu tarafından şikayete bağlı tutulmamıştır. Dolayısıyla suçun kovuşturması mahkemece re’sen yapılır. Ancak yukarıda daha detaylı anlatıldığı üzere hukuki bir alacağın varlığı durumundaki telefon dolandırıcılığında veya belli akrabalık ilişkisinin varlığı durumundaki telefon dolandırıcılığında suç şikayete bağlı hale gelir. Yani bu iki istisnada uzlaşma mümkündür.


Ceza Hukukunda Uzlaşma hakkında da bilgi sahibi olmak isterseniz, ilgili içeriğimizi inceleyebilirsiniz.


CMK 128 gereğince dolandırıcılık suçunun işlendiğine dair kuvvetli şüphenin varlığında şüpheli ya da sanığın taşınmazlarına, haklarına ve alacaklarına el konulabilir.

Telefon Dolandırıcılığı Suçunda Görevli Mahkeme
Telefon Dolandırıcılığı Suçunda Görevli Mahkeme

Telefon Dolandırıcılığı Suçunda Görevli Mahkeme

Telefon dolandırıcılığı suçunda görevli mahkeme dolandırıcılık suçu basit halde kalmış nitelikli haller gerçekleşmemişse Asliye Ceza Mahkemesi‘dir.

Telefon Dolandırıcılığına Karşı Alınacak Önlemler

Telefon dolandırıcılığına karşı alınabilecek bazı önlemler şunlardır:

  1. Telefonla Kişisel Bilgi Paylaşmama: Telefon aracılığıyla asla banka hesap bilgileri, kredi kartı numarası, şifre veya kimlik bilgileri paylaşılmamalıdır. Bankalar veya devlet kurumları, telefonla bu tür bilgileri talep etmezler.
  2. Şüpheli Aramalara Karşı Dikkatli Olma: Tanımadığınız bir numaradan gelen aramalar şüpheli olabilir. Arama yapıldıktan sonra, dolandırıcılıkla ilgili şüpheleriniz varsa, ilgili kurumla bizzat iletişime geçmek en güvenli yöntemdir.
  3. Savcılığa Başvuru: Eğer telefon dolandırıcılığına uğradığınızı düşünüyorsanız, en kısa sürede bir ceza avukatı vasıtasıyla savcılığa başvurmanız gerekir.
  4. Eğitim ve Bilinçlendirme: Toplumun telefon dolandırıcılığı konusunda bilinçlendirilmesi büyük önem taşır. Kamu spotları, TV reklamları, bakanlık uyarı sms leri ve eğitim seminerleri, bu tür suçların önlenmesine yardımcı olabilir.

Burak Temizer Hukuk Bürosu Olarak Bu Alandaki Hizmetlerimiz


Telefon dolandırıcılığı suçu ile ilgili yaşadığınız sorunlarda, Burak Temizer Hukuk Bürosu’nun deneyimli İstanbul ceza avukatı kadrosu her zaman yanınızda yer almaktadır.


İstanbul, Şişli, Nişantaşı Ceza Avukatı, Ceza Ofisi, Burak Temizer Hukuk Bürosu olarak; ofisimiz suçun işlendiği ilk andan infaz aşamasına kadar vekil olarak müvekkillerinin yanındadır. Bu anlamda Emniyet / Jandarma, Gözaltı, Savcılık, Sulh Ceza Hakimliği, Yargılama aşaması, istinaf, temyiz başvuru sürecini titizlikle takip etmekteyiz. Hatta kararın kesinleşmesinden sonra ise infaz hukuku ile ilgili olarak müvekkillerimize müdafii sıfatıyla hukuki destek sağlamaktayız.


Ceza Davalarında İstinaf ve Temyiz hakkında detaylı bilgi sahibi olmak isterseniz, içeriğimizi inceleyebilirsiniz.


Ofisimiz suç mağduru olan müvekkillerine ise suç nedeniyle zarar gördükleri andan failin cezasının kesinleşmesine kadar müşteki ve katılan vekili olarak her türlü hukuki yardımda bulunmaktadır. Telefon dolandırıcılığı alanında da büromuz müvekkillerine öngörülü, agresif ve profesyonel hukuki destek sağlanmaktadır. Kolluk ve savcılık ifadelerinde müvekkilleri ile birlikte hazır bulunan avukatlarımız, Sulh Ceza Hâkimliği sorgularına da iştirak etmekte ve tüm itirazları ve başvuruları süresi içinde yapmaktadırlar.

MEHMET KIŞLIK