Tefecilik suçu Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 241.maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; ‘’kazanç elde etmek amacıyla başkasına faiziyle geri almak suretiyle ödünç para veren şahıs, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezasıyla, ayriyeten beş yüz günden beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.’’
Tefecilik suçu, doğrudan ödünç para verme, senet kırdırma ya da kredi kartıyla pos cihazından para çekme yollarından herhangi biri aracılığıyla ödünç para verilme suretiyle işlenen bir suçtur.
- Doğrudan ödünç para verme yöntemiyle tefecilik suçu: Bir kimseye, ileri bir tarihte yüksek faizle geri ödemek suretiyle verilen parayı kapsar.
- Senet kırdırma yöntemiyle tefecilik suçu: Kazanç sağlamak gayesiyle ileri tarihli bir senedi vadesi dolmadan iskonto uygulayarak kırdırmaktır.
- Kredi kartıyla pos cihazından para çekme yöntemiyle tefecilik suçu: Kredi kartından pos cihazıyla para çekilerek belirli bir ücreti komisyon olarak alma şeklinde işlenir.
İçindekiler
- 0.1 SUÇLA KORUNAN HUKUKİ DEĞER
- 0.2 SUÇUN MADDİ UNSURLARI
- 0.3 EKONOMİK SIKINTIDA/ZOR DURUMDA OLAN BİRİNE FAİZ KARŞILIĞI BORÇ PARA VERMEK
- 0.4 SENET/ÇEK KIRDIRMAK SURETİYLE TEFECİLİK SUÇUNUN İŞLENMESİ
- 0.5 POS CİHAZINDAN YÜKSEK PARA ÇEKİP KİŞİYE DAHA AZINI VERMEK SURETİYLE TEFECİLİK SUÇUNUN İŞLENMESİ
- 1 TEFECİLİK SUÇU İLE YAĞMA SUÇU ARASINDAKİ İLİŞKİ
- 1.1 TEFECİLİK SUÇU ÖRNEKLERİ
- 1.2 TEFECİLİK SUÇU İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR
- 1.2.1 TEFECİLİK SUÇU ŞİKâYETE BAĞLI BİR SUÇ MUDUR?
- 1.2.2 TEFECİLİK SUÇUNDA UZLAŞMA MÜMKÜN MÜDÜR?
- 1.2.3 TEFECİLİK SUÇUNDA HAPİS CEZASI ADLİ PARA CEZASINA ÇEVRİLEBİLİR Mİ?
- 1.2.4 TEFECİLİK SUÇUNDA HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI (HAGB) UYGULANABİLİR Mİ?
- 1.2.5 TEFECİLİK SUÇUNDA CEZA ERTELENİR Mİ?
- 1.2.6 TEFECİLİK SUÇUNDA DAVA ZAMANAŞIMI SÜRESİ NE KADARDIR?
- 1.2.7 TEFECİLİK SUÇUNDA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?
- 1.2.8 TEFECİLİK SUÇUNDA İSPAT NASIL YAPILIR?
- 1.2.9 TEFECİDEN PARA ALMAK SUÇ MU?
- 1.2.10 TEFECİLİK SUÇU İŞLEYEN KİŞİ ETKİN PİŞMANLIK HÜKÜMLERİNDEN YARARLANABİLİR Mİ?
- 1.3 TEFECİLİK SUÇUNA İLİŞKİN YARGITAY KARARLARI
SUÇLA KORUNAN HUKUKİ DEĞER
Tefecilik suçu, TCK’nin Topluma Karşı İşlenen Suçlar kısmında düzenlenmiştir. Suçun düzenlendiği kısım göz önüne alındığında bu suçun birtakım yaptırımlara bağlanmasının toplumsal değerleri korumasını amaçladığı söylenebilir. Suçla korunan hukuki değerin ekonomik yaşamda önemli yer tutan serbest rekabet mekanizmasının işleyişinin bozulması ve ekonomik yaşamın güvenilirliği olduğu belirtilmelidir.
Tefecilik suçu, her ne kadar ‘’Topluma Karşı İşlenen Suçlar’’ kısmında düzenlenmiş olsa da suçun birtakım yaptırımlara bağlanmış olması bireysel menfaatleri de korur. Ödünç para alan kişinin, bunun karşılığında aldığından daha fazlasını ödemek suretiyle zor durumundan faydalanılması, zorda kalan kişiyi sömürüye açık hale getirmektedir.
DİĞER MAKALELERİMİZE DE GÖZ ATABİLİRSİNİZ.
DOLANDIRICILIK SUÇUNDA HİLE https://temizerhukuk.com/dolandiricilik-sucunda-hile/
İNTERNET DOLANDIRICILIĞI SUÇU https://temizerhukuk.com/internet-dolandiriciligi-sucu/
SUÇUN MADDİ UNSURLARI
- Suçun Konusu: Suçun konusu paradır. Paranın Türk Lirası ya da döviz üzerinden olmasının uygulamada herhangi bir önemi yoktur. Yasa koyucu, suçu TCK’de tanımlarken sadece para kelimesini kullandığından para dışındaki unsurlar (örneğin; altın gibi değerli madenler, taşınır ve taşınmaz mallar) tefeciliğin konusunu oluşturmaz. Ancak uygulamada bazı kuyumcular altın satıyormuş gibi gösterip bunun üzerine senet veya çek alarak gerçekte satmadığı altını faturalayarak ardından ikinci el altın (hurda altın) olarak aynı kişiden satın aldığı görülmektedir. Yapılan bu alışverişte suçun konusu gerçek bir altın olmadığı için tefecilik suçu doğar.
- Fail-Mağdur: Ödünç para veren kişi herkes olabileceğinden, suçun faili herkes olabilir.
Tüzel kişiler TCK’nin 20.maddesi gereğince fail olamazlar. Bununla birlikte tefeciliğin bir tüzel kişi bünyesinde işlenmiş olması mümkündür. Eğer tefecilik suçu tüzel kişi lehine haksız menfaat oluşturmuşsa, TCK’nin 242.maddesi uyarınca tüzel kişilere özgü güvenlik tedbiri uygulanabilir.
Aslında bu suçta faiz karşılığı para verenin yanında faiz ödemeyi göze alıp para alan da suça karışmış olur. Ancak ‘’Tefecilik’’ suçunun tanımlanıp yaptırıma bağlandığı 241.maddenin gerekçesinde belirtildiği üzere ‘’izlenen suç politikası gereğince’’ faizle ödünç para alan kişi cezalandırılmaz. Hatta Yargıtay’a göre faiz karşılığı ödünç para alan kişi tefecilik suçunun mağdurudur. (Yargıtay 5.Ceza Dairesi-Karar: 2014/5447)
Suç, TCK’nin ‘’Topluma Karşı İşlenen Suçlar’’ kısmında düzenlendiği için suçun mağdurunun ‘’kamu-toplum’’ olduğu söylenebilir. Ancak doktrinde haklı olarak suçun mağdurunun yüksek faiz karşılığı ödünç para almak zorunda kalan bireyler de olabileceği öne sürülmektedir. Suçun icra hareketlerinin üzerinde gerçekleştiği kişi mağdurdur. Her ne kadar suç şikayete bağlı olmadığı için mağdurun kamu-toplum olduğu söylense de suçun mağduru bir bireydir. Dolayısıyla mağdur herkes olabilir. Mağdur, genellikle acil paraya ihtiyaç duyan ve bankalardan kredi almak için yeterli koşulları sağlayamayan ya da yasal sebeplerden ötürü bankalara kredi başvurusu yapamayan kişilerdir.
- Eylem: Bu suç bir hareket suçudur. Hükümde eylem ‘’başkasına ödünç para vermek’’ şeklinde açıklanmıştır. Suçun tamamlanması için neticenin gerçekleşmesine gerek yoktur. Yani suç, ödünç para vermekle tanımlanır. Örneğin; tefeciye gidip ödünç para alındığında o para faiziyle tefeciye geri ödenmese bile tefecilik suçu gerçekleşmiş olur.
Suçun süreklilik niteliği taşıyıp taşımadığı veya meslek edinilmiş olup olmadığı durumu yalnızca failin kastının ortaya çıkarılması ile ilgilidir. Yargıtay’a göre ‘’Tefecilik suçunun oluşabilmesi için birden fazla kişiye sistemli ve sürekli bir biçimde faiz karşılığı ödünç para verilmesi’’ (Yargıtay 7.CD., 21.06.2006, 36039/12651) gerektiği yönünde bir karar verirken yeni tarihli kararlarında tek bir ödünç verme işlemi bile yeterli görülmektedir. (Yargıtay 4.CD., 2011/20476, 2012/5992)
- Suçun Nitelikli Hali: TCK 241/2’e göre ‘’Suçun örgüt faaliyeti içerisinde işlenmesi halinde cezada bir kat artırma söz konusu olur.’’ Yani tefecilik suçu, örgüt faaliyetleri doğrultusunda işlenirse failler daha fazla ceza alırlar.
Örgüt kelimesinden tam olarak neyin kastedildiğini anlamak için TCK’nin 220.maddesindeki örgüt tanımıma bakmak gerekir. Buna göre:
- Suç örgütü en az 3 kişi olmalıdır.
- Örgütün içerisinde katı ya da gevşek olması fark etmeksizin hiyerarşik bir yapı söz konusu olmalıdır.
- Örgüt, suç işlemek amacıyla kurulmuş olmalıdır. Örgüt fiilen suç işlememiş olsa bile üyelerinin suç işleme amacıyla toplanmış olması yeterlidir.
- Örgüt, süreklilik arz etmelidir. Örgüt üyeleri suç işleme gayesiyle devamlı bir şekilde bir araya gelmektedir.
- Örgütün amaçladıkları suçları işlemeye elverişli olması gerekir. Yani suçun işlenmesi için gereken üye sayısı, üyelerin niteliği ve gerekli araç gerecin temin edilmiş olması gerekir.
- Suçun Hukuka Aykırılık Unsuru: Suçun unsuru bakımından herhangi bir hukuka uygunluk sebebi bulunmamaktadır. Suç şikayete bağlı bir suç değildir. Dolayısıyla mağdurun rızasının herhangi bir sonuç doğurduğu söylenemez.
- Suçta Manevi Unsur: Suç TCK’de ‘’kazanç elde etme amacıyla’’ şeklinde tanımlanmıştır. Dolayısıyla bu suç genel kastla değil ancak ve ancak özel kastla işlenebilir. Yani failin bu suçu işleyebilmesi için ödünç para vermek suretiyle kazanç elde etme kastı bulunmalıdır. Gelir elde etme gayesi gütmeden ödünç para verilmesi ve gelir elde etme gayesi olmaksızın paranın geri verilmesine kadar geçen zamanda potansiyel değer kaybı miktarı ile sınırlı olan ilave ödeme talebi tefecilik suçu kapsamında değerlendirilmez
- Suça Teşebbüs: Tefecilik suçu sırf hareket suçudur. Suçun tanımında ayrıca netice öngörülmemiştir. Tefecilik suçu ödünç para verildiğinde tamamlanır. Ancak bir kazancın elde edilmiş olması suçun tamamlanmış olması için şart değildir. Suç bu yönüyle neticesi harekete bitişik suçtur. Neticesi harekete bitişik suçlarda teşebbüs mümkün değildir ancak hareket eğer kısımlara bölünebilirse teşebbüs mümkün hale gelir. Örneğin; ‘’ sonradan faiziyle beraber geri alınmak suretiyle ödünç para verilmesi konusunda anlaşılmış ise para henüz teslim edilmeden eylem kesintiye uğramışsa’’ teşebbüsten söz edilebilir.
- Suça İştirak: Bu suç bakımından suça iştirak için özel bir durum mevcut değildir. Suça iştirak her türlü mümkündür.
- Suçların İçtimaı: Failin Tefecilik suçunu işleme kararıyla birden fazla kez ödünç para vermiş olduğu durumda zincirleme suçtan bahsedilebilir. Fail, birden çok kez ödünç para verdiği kişinin aynı kişi ya da farklı bir kişi olmasının herhangi bir önemi yoktur.
- Suçun Yaptırımı: Suçun cezası iki yıldan altı yıla kadar hapis VE beş yüz günden beş bin güne kadar adli para cezasıdır. Eğer suç, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmişse faillerin her birine verilecek ceza bir kat artırılır. Suç eğer bir tüzel kişinin bünyesinde işlenmişse (TCK 60/1) iznin iptali ve müsadere (TCK 60/2) uygulanabilir.
- Suçun Muhakemesi: Tefecilik suçunun işlenmesi durumunda öngörülen yaptırımın ‘’10 yıldan az olması’’ sebebiyle görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir. Suç şikâyete bağlı bir suç olmadığından dava re’sen açılır.
EKONOMİK SIKINTIDA/ZOR DURUMDA OLAN BİRİNE FAİZ KARŞILIĞI BORÇ PARA VERMEK
Ekonomik sıkıntıda olan bir kişi eğer bankalardan kredi alamayacak hale gelmişse son çare olarak tefeciden borç para alma yöntemine başvurmaktadır. Zor durumda kalan kişi tefeciden yüksek faiz karşılığı ödünç para almaktadır. Bu tür kişilere verilen yüksek faizli ödünç para verme işlemi TCK’nin 241.maddesinde düzenlenen Tefecilik suçunu oluşturur. Ödünç para verme işleminde ödünç parayı alıp karşılığında fahiş diyebileceğimiz faiz miktarını ödemeyi kabul eden kişi ise yukarıda fail-mağdur başlığında açıkladığımız üzere mağdur kabul edilir.
SENET/ÇEK KIRDIRMAK SURETİYLE TEFECİLİK SUÇUNUN İŞLENMESİ
Kazanç sağlama amacıyla ileri tarihli bir senedi vadesinden önce iskonto uygulamak suretiyle kırdırmak Tefecilik suçunu oluşturur. Örneğin; A, B’den aldığı bono ya da çekin vadesini beklemeden karşılığında senette yazılı meblağdan daha düşük miktarda para alarak üçüncü bir kişiye yani C’ye ciro ettiğinde C çek bedelinden daha az para vermekle çekin üzerinde bulunan yazılı bedel ile verdiği arasındaki farkı kazanç olarak ileri bir tarihte elde etmeyi amaçlamaktadır. Bu hususun C’den ödünç para alan A’nın almış olduğu paradan daha fazlasını ileri tarihte ödemeyi taahhüt etmesi ve karşılığında senet imzalamasından herhangi bir farkı bulunmamaktadır. Bu yönteme başvurulması Tefecilik suçu kapsamındadır. Bu durumda suç, bono ya da çekin ciro edilmesi karşılığında üçüncü kişi tarafından alacaklıya ödeme yapıldığı tarihte Tefecilik suçu oluşmaktadır.
POS CİHAZINDAN YÜKSEK PARA ÇEKİP KİŞİYE DAHA AZINI VERMEK SURETİYLE TEFECİLİK SUÇUNUN İŞLENMESİ
Tefecilik suçu kredi kartı kullanılarak da işlenebilir. Gerçekte bir mal satışı gerçekleşmemesine rağmen, mal satışı yapılmış gösterilip satışı yapılmayan malın ederi kadar para da kredi kartıyla ödenmiş gibi gösterilir. Fakat satıcı (yani fail) alıcıya malın ederi olan paranın altında bir parayı nakit olarak elden vermektedir. Bu durumda satıcı Tefecilik suçunu işlemiş olur. Örneğin 10.000 TL nakit paraya ihtiyacı olan kişi bu ihtiyacını satıcıdan peşin almakta, kredi kartı aracılığıyla alışveriş yapmış gibi satıcıya kartını vermekte satıcı da POS cihazı aracılığıyla ihtiyaç sahibinin kredi kartından 11.000 TL çekmektedir. Ayriyeten bu tutarın banka tarafından taksitlendirilme seçeneğinin var olması eylemi daha cazip ve mantıklı kılar.
TEFECİLİK SUÇU İLE YAĞMA SUÇU ARASINDAKİ İLİŞKİ
Tefeci, ödünç olarak verdiği parayı faiziyle geri alırken parayı verdiği kişiye cebir kullanırsa veya o kişiyi tehdit ederse yağma suçu meydana gelir. Cebir ve tehdit uygulamak suretiyle ödünç verdiği parayı geri isteyen tefeci hem tefecilikten hem de yağma suçundan cezalandırılacaktır.
TEFECİLİK SUÇU ÖRNEKLERİ
- Doğrudan ödünç para verme yöntemiyle işlenen tefecilik suçu örneği: Bankaya başvurmasına rağmen bankanın kredi vermediği A, paraya ihtiyacı olduğundan B’den ödünç para istemektedir. B, A’nın zor durumundan faydalanıp A’ya ödünç para verebileceğini fakat %200 faizle geri alacağını A’ya söyler. A, acil paraya ihtiyaç duyduğundan teklifi kabul eder ve B’de A’nın ihtiyaç duyduğu parayı, sonradan %200 faizle geri almak suretiyle A’ya teslim eder. Paranın A’ya teslim edildiği an Tefecilik suçu oluşur.
- Senet kırma yöntemiyle işlenen tefecilik suçu örneği: A, henüz vadesi gelmemiş 200.000 TL değerindeki çeki vadesinden önce üçüncü bir kişi olan C’ye vermiştir. C, bu çeke karşılık olarak A’ya 100.000 TL ödemiştir. Bu durumda ileri tarihli çekin vadesinden önce üçüncü bir kişi tarafından bozulmuş olması Tefecilik suçunu oluşturur.
- Pos cihazından para çekmek suretiyle işlenen tefecilik suçu örneği: Nakit paraya ihtiyacı olan A, satıcı B’den 3.000 TL ödünç para almak ister. Bu durumda satıcı B, A’ya ihtiyacı olan parayı vereceğini söyler ancak A’nın kredi kartından 3.500 TL çekim yaparak bu parayı tahsil etmeyi teklif eder. A bu teklifi kabul eder. Satıcı B, ürün satıyormuş gibi gösterip A’nın kartından 3.500 TL’lik bir çekim yapar. Bu olayda satıcı B bakımından Tefecilik suçu oluşmaktadır.
TEFECİLİK SUÇU İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR
TEFECİLİK SUÇU ŞİKâYETE BAĞLI BİR SUÇ MUDUR?
Tefecilik suçu şikâyete bağlı bir suç değildir. Tefecilik suçu savcılık tarafından re ’sen soruşturulur. Yani mağdurun şikâyeti olmasa bile suç soruşturulur.
TEFECİLİK SUÇUNDA UZLAŞMA MÜMKÜN MÜDÜR?
Uzlaştırma, kendisine suç yöneltilen kişi ile mağdurun arasında, bir uzlaştırmacı aracılığıyla gerçekleştirilen bir anlaşma sürecidir. Tefecilik suçunda uzlaşma mümkün değildir. Tefecilik suçu bu türden bir anlaşma sürecine konu olmaz.
TEFECİLİK SUÇUNDA HAPİS CEZASI ADLİ PARA CEZASINA ÇEVRİLEBİLİR Mİ?
Adli para cezası, bir suçun karşılığında hapis cezasıyla birlikte ya da tek başına uygulanan bir yaptırım türüdür. TCK’nin 241.maddesinde Tefecilik suçu yaptırıma bağlanırken hapis cezası ve adli para cezası aynı anda öngörülmüştür. Dolayısıyla Tefecilik suçundan ceza alan faile hem hapis cezası hem de adli para cezası uygulanır. Bu suçta hapis cezasının adli para cezasına döndürülmesi söz konusu olamaz.
TEFECİLİK SUÇUNDA HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI (HAGB) UYGULANABİLİR Mİ?
HAGB, sanığa verilecek cezanın belli bir denetim süresi içerisinde sonuç doğurmasıdır. HAGB kapsamında sanık gereken şartları yerine getirirse hükmedilecek ceza sonuç doğurmaz ve ortadan kalkar ve dava düşer. Tefecilik suçunda ise HAGB’nin uygulanması mümkündür. Ancak; Anayasa Mahkemesi (AYM) 1 Haziran 2023 tarihli kararıyla HAGB’yi iptal etti. İptal kararı 1 Ağustos 2024 tarihinde yürürlüğe girecek. HAGB uygulaması 1 Ağustos 2024 tarihinden önce işlenen suçlar için mümkün olacak. Yani 1 Ağustos 2024’ten sonra işlenecek olan Tefecilik suçlarında HAGB uygulama alanı bulmayacaktır.
TEFECİLİK SUÇUNDA CEZA ERTELENİR Mİ?
Mahkemenin cezayı ertelemesi; cezanın cezaevinde infaz edilmesinden şartlı bir şekilde vazgeçmesidir. Tefecilik suçunca cezanın mahkeme tarafından ertelenebilmesi mümkündür.
TEFECİLİK SUÇUNDA DAVA ZAMANAŞIMI SÜRESİ NE KADARDIR?
TCK’nin m.66/1-e hükmü uyarınca olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıl, uzamış dava zamanaşımı süresi ise m.67/4 hükmü uyarınca 12 yıldır. Zamanaşımı süresi borcun verildiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
TEFECİLİK SUÇUNDA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?
Tefecilik suçu işlendiğinde görevli mahkeme, tefecilik suçunun yaptırımının TCK’de 10 yıldan az olacak şekilde hükme bağlandığından Asliye ceza mahkemesidir.
TEFECİLİK SUÇUNDA İSPAT NASIL YAPILIR?
Tefecilik suçunu ispat ederken öncelikle faille mağdurun arasındaki ilişki belirlenmelidir. Tefecilik suçunun konusu, yukarıda daha detaylı açıklandığı üzere paradır. İki kişinin arasındaki ilişki sadece para alacağı üzerine kurulu olup olmadığı belirlenmelidir. Fail ile mağdurun arasında akrabalık bağı, arkadaşlık ya da komşuluk ilişkisinin var olup olmadığının belirlenmesi suçun tespiti konusunda yardımcı olacaktır. Failin imzalamış olduğu senet ve çekler Tefecilik suçunun ispat edilmesine yardımcı olacak diğer bir husustur. Belge niteliği taşıyan senet ve çekler üzerinden fail-mağdur ve aralarındaki para ilişkisinin nasıl olduğunun tespiti yapılabilir.
TEFECİDEN PARA ALMAK SUÇ MU?
Tefeciden faiz karşılığında ödünç para almak suç teşkil etmez. Tefecilik suçunun konusu ‘’kazanç elde etme amacıyla ödünç para vermektir.’’ Bu ilişkiden kazançlı çıkacak taraf, faiz karşılığı ödünç para veren yani tefecidir. Dolayısıyla suçu tefeci işlemiş olur. Tefeciden borç alan kişi yukarıda da tartışıldığı üzere suçun mağdurudur. (Yargıtay 5.Ceza Dairesi-Karar: 2014/5447)
TEFECİLİK SUÇU İŞLEYEN KİŞİ ETKİN PİŞMANLIK HÜKÜMLERİNDEN YARARLANABİLİR Mİ?
Sanığın etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilmesi için Tefecilik suçunda etkin pişmanlık hükümlerinin kanunda açıkça düzenlenmesi gerekmektedir. Kanun koyucu Tefecilik suçunda etkin pişmanlık hükmü öngörmemiştir. Dolayısıyla sanığın ‘’Tefecilik’’ suçundan dolayı etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanması mümkün değildir. Etkin pişmanlık konusunu daha detaylı inceleyebilmek için sitemizdeki Etkin Pişmanlık makalesine göz atabilirsiniz.
TEFECİLİK SUÇUNA İLİŞKİN YARGITAY KARARLARI
Senet Kırma Yöntemiyle İşlenen Tefecilik Suçu
Yargıtay. 4. CD., 13.07.2011, 2009/8685, 2011/12581
Sanığın, 2003 ve 2004 yıllarında gerekli mercilerden izin belgesi almadan vadesi henüz dolmamış çekleri, üzerlerinde yazılı meblağdan daha düşük bir miktar ödeyerek vadesinden önce almak ve çekte yazan asıl meblağı tahsil etmek amacıyla tefecilik suçu işlediğinin iddia edilmesi, sanığın arkadaşlarının vadeli çeklerini %2,5-3 oranında kırdığını savunması karşısında; çek sahipleriyle sanık arasındaki ilişkinin niteliğinin saptanması amacıyla icra dairesinde çek tahsiliyle ilgili dosyalan olup olmadığı da incelenip;
tespit edilebilecek çek sahiplerinin iddia ve savunmasında dinlenerek kanıtlar birlikte değerlendirilip tartışıldıktan sonra eylemin tefecilik suçunu mu oluşturduğunu, yoksa kayıt dışı gelir elde etme niteliğinde mi olduğunun tespit edilmesi ve sonuca göre göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle hükümlülük kararı verilmesi…” şeklinde karar vererek, senet ya da çek kırma suretiyle komisyon karşılığı tefecilik suçunun işlenebileceği kabul edilmiştir.
POS Cihazı Kullanma Yöntemiyle İşlenen Tefecilik Suçu
Yargıtay 4. CD., 28.01.2013, 22649/1699
Vergi Denetmen Yardımcısı … tarafından düzenlenen 22.12.2009 tarihli tutanakta, vergi mükellefi olarak yer alan sanığın ilgili tutanakta imzasının bulunmaması ve sanığın tutanak içeriğini kabul etmemesi durumunda, ilgili tutanağın vergi mükellefi imzasının da yer aldığı nüshasının bulunup bulunmadığına bakılmadan ve Vergi Denetmen Yardımcısı olan kişi duruşmada dinlenilmeden, mağdurlar …, …, … ve …’ın, kendi kredi kartlarını kontür almak için kullandığını söyledikleri, … ’in tanık sıfatıyla bilgi ve görgülerin başvurulmaksızın, mağdurlar …, … ve …’nun dinlenilmeden ya da dinlenilmesinden vazgeçildiğine dair bir karar verilmeden ve sanığın işyerinde pos cihazı bulunan bankalardan veya Bankalar Arası Kart Merkezi’nden suç tarihine göre, pos cihazlarından yapılan alış verişler karşılığında komisyon ödeyip ödemediği ve ödemişse miktarı sorulmadan, eksik inceleme ile yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
2- Sanık müdafinin savunmasında bahsi geçen, Antalya 2. Vergi Mahkemelerinin 2010/579 ve 580 Esas sayılı dosyalarında, hükme esas alınan 18.335,97 TL tutarındaki matrah farkından doğan gelir vergisi ve vergi ziyaı cezasının kaldırılması ve sanık hakkında Manavgat 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/309 Esasına vergi ziyaı suçundan dava açıldığının anlaşılması karşısında, söz konusu dosyaların aslı veya onaylı fotokopileri denetime olanak verecek şekilde dosya içine konularak, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı ve sanık … müdafinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yüksek Faiz Karşılığı Ödünç Para Alan Kişinin Mağdur Kabul Edilmesi
Yargıtay 5. CD., 28.03.2013, 6116/2396
Sanıklardan faiz karşılığında borç para aldığı iddia edilen … ve … suçun mağduru ve zarar gören kişileri olduklarından , mahkemece verilen katılma kararı doğru ve yerinde görülüp tebliğnamede katılan vekillerinin temyiz talebinin reddedildiğine dair düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanıklar hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi hususunda;
Sanıkların faizle kazanç elde etme amacı ile katılanlara borç para verdiği hususu katılan ve tanık beyanları, sanıkların işyerlerinde yapılan aramada ele geçirilen belgeler ile tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, yapılan yargılamaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına ithafen oluşan kanaatine ve takdirine, incelenen dosyaya göre temyiz itirazlarının reddine,
TEMİZER HUKUK BÜROSU OLARAK BU ALANDAKİ HİZMETLERİMİZ
İstanbul Ceza Avukatı Burak Temizer Hukuk Bürosu olarak;
Ofisimiz suçun işlendiği ilk andan infaz aşamasına kadar vekil olarak müvekkillerinin yanındadır. Bu anlamda emniyet / jandarma, gözaltı, savcılık, sulh ceza hakimliği, tutuklamaya sevk, adli kontrol süreçleri, itiraz süreçleri, savcılık görüşmeleri, saha araştırması, delil araştırması ve yargılama aşaması, dava aşaması istinaf, temyiz başvuru sürecini yani tüm süreci başından sonuna titizlikle takip etmekteyiz. Hatta kararın kesinleşmesinden sonra ise infaz hukuku ile ilgili olarak müvekkillerimize müdafii sıfatıyla hukuki destek sağlamaktayız. İnfaz hukuku anlamında da müvekkillerimizin yanındayız.
Ofisimiz suçun mağduru olan müvekkillerine de suç nedeniyle zarar gördükleri andan failin cezasının kesinleşmesine kadar müşteki ve katılan vekili olarak her türlü hukuki yardımda bulunmaktadır.
Tefecilik suçunda da büromuz müvekkillerine öngörülü, agresif ve profesyonel ve stratejik hukuki destek sağlanmaktadır. Kolluk ve savcılık ifadelerinde müvekkilleri ile birlikte hazır bulunan avukatlarımız, Sulh Ceza Hâkimliği sorgularına da iştirak etmekte ve tüm itirazları ve başvuruları süresi içinde yapmaktadırlar. Tefecilik suçunda mutlaka tecrübeli bir ceza avukatından yardım alınması gerekmektedir.
DİĞER MAKALELERİMİZE DE GÖZ ATABİLİRSİNİZ.
KASTEN ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS SUÇU https://temizerhukuk.com/kasten-oldurmeye-tesebbus-sucu/
ETKİN PİŞMANLIK https://temizerhukuk.com/etkin-pismanlik/
DOLANDIRICILIK SUÇUNDA HİLE https://temizerhukuk.com/dolandiricilik-sucunda-hile/
İNTERNET DOLANDIRICILIĞI SUÇU https://temizerhukuk.com/internet-dolandiriciligi-sucu/
MEHMET KIŞLIK