1.Konut Dokunulmazlığı Hakkı
Konut dokunulmazlığına dair haklarımız Anayasa ve uluslararası sözleşmeler kapsamında koruma altına alınan temel hak ve özgürlüklerdendir. Türk Ceza Kanunu da bu kapsamda hakkın ihlali halinde işlenen fiilleri suç görerek hükme bağlamıştır.
Anayasamızın 21. maddesinde açıklanmış olup hakkı güvence altına alan hükme göre kimsenin konutuna dokunulamayacağı ve millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve ahlakın muhafazası yahut başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması sebeplerinden biri veya bu sebeplere bağlı olarak usulüne göre verilmiş mahkeme kararı olmaksızın veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde ise kanunla yetkili kılınmış mercii yazılı emri bulunmadan kimsenin konutuna girilemeyeceği ve arama yapılamayacağı ve orada bulunan eşyalarına da el konulamayacağı söylenmiştir.
Hakkın ihlalini yaptırıma bağlayan temel madde ise Türk Ceza Kanununun 116. maddesinde “Konut dokunulmazlığının ihlali” başlığında hükme bağlanmıştır.
Konut dokunulmazlığı hakkı kişinin huzur, sükun ve güvenliği içinde yaşadığı yerdeki hak ve özgürlüğü hakkını ifade eder. Bu hak kişinin hak sahibi olduğu mekanda rızası olmaksızın başka kişilerin müdahalesine açık bulunmayan, müdahale olması halinde bertaraf etme imkanı sağlayan bir haktır. Kişinin hak ve özgürlüklerinin bir parçası olarak korunur. Buna göre korunan konutun dışında aynı zamanda hak sahibinin kişisel hak ve özgürlükleri olmaktadır.
2.Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunda Şikayet
Kanunumuzun 116. maddesinin ilk fıkrasında açıklandığı üzere kişinin konutuna yahut konutun eklentilerine rızası dışında girilmesi veya rızayla giren kişinin daha sonra oradan çıkmaması “Mağdurun Şikayeti Üzerine” cezalandırılır şeklinde suçun soruşturma ve kovuşturulması için şikayete tabi tutulmuştur. Şikayet, suçtan zarar görenin bizzat yetkililere intikali ya da mağdur tarafından yetkili merciiye yapılması ile gerçekleşebilir. Doğrudan savcılığa yapılabileceği gibi kolluk kuvvetlerine gidilip yapılması da olağandır.
Mağdurun hakkını kullanabilmesi için suçu öğrenmesi anından itibaren 6 aylık süre içinde şikayetin bildirilmesi gerekir. Mağdurun şikayet hakkını kullanmaması halinde suç soruşturulmayacak ya da şikayetten daha sonra vazgeçilmesi halinde ise ceza davası düşecektir.
3.Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçu ve Şartları
İlgili değindiğimiz TCK’nın 216. maddesinde de sayılan şartlara göre esasen iki şart olduğu söylenebilir.
-
a) Bir kişinin konutuna veya eklentilerine rızasına aykırı şekilde girmek:
Suçun meydana gelmesi için gereken eylemlerden biri de konuta hak sahibi kişinin rızası olmadan girilmesidir. Eylemin gerçekleştirilmesi zor kullanarak konutun içi veya eklentilerine hak sahibinin gücünün bertaraf edilmesi suretiyle işlenmiş olabileceği gibi konut sahibinin haberi olmaksızın gizli şekilde konut veya eklentilerine girilmesi ile veya mağduru kandırarak tamir vs. gibi halleri kullanarak iradesini hileyle kandırıp rızası dışında konutun ihlali suçu gerçekleştirilebilir.
Rızanın verilme şekli açısından kanun maddesinde açıklandığı üzere eğer konut birden fazla kişi tarafından kullanılıyorsa, konutu kullanan kişilerden birinin rıza vermesi yeterli görülmektedir. Bu kapsamda verilecek rızanın hukuka aykırı amaç gütmeden verilmiş olması da ayrıca önem taşır. Ortak kullanılan konuttaki kullanıcılar bir aile ise bu aile fertleri için yine sayılan şekilde hukuka uygun yerine getirilmesi ile rızanın varlığı aranır.
-
b) Bir kimsenin konutuna veya eklentilerine rızası ile girdikten sonra çıkmamaktır:
İhlalin meydana gelişinde mağdurun rızası dışında girilmesinin yanında rıza ile girilmesi ardından konuttan çıkmaması şeklindeki eylemlerle de meydana gelebilir. Burada “çıkmamak” hak sahibinin başta rızası ile şahsın girmesini sağlayıp daha sonra hareketleri ve açıklamasıyla şahsı çıkarmak istemesinin ardından, şahsın ilgili yerden ayrılmamasıdır.
Bu hallerin meydana gelişinde gerçekleştirilen eylemin kasten işlenmesi gerekmektedir.
SİTEMİZDEKİ DİĞER MAKALELERE DE GÖZ ATIN
TARİHİ ESER KAÇAKCILIĞI https://temizerhukuk.com/tarihi-eser-kacakciligi-sucu/
MALA ZARAR VERME SUÇU https://temizerhukuk.com/mala-zarar-verme-sucu-ve-cezasi/
TEROR ORGUTU UYELİĞİ https://temizerhukuk.com/teror-orgutu-uyeligi-sucu-ve-cezasi/
4.Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçu Cezası ve Cezayı Arttıran Nitelikli Halleri
4.1.Fiilin Geceleyin İşlenmesi: TCK madde 116’da düzenlenen nitelikli hallerden sayılan suçun gece vakti işlenmesi hali açıklanmıştır; TCK’nın 6. maddesinde açıklanan gece vaktinden anlaşılması gereken, güneşin batmasından bir saat sonra başlayan ve güneşin doğmasından bir saat öncesine kadarki zamanı işaret eder. Gece işlenmesinin nitelikli hal olmasının sebebi hak sahibinin faili görmesinin güçleşmesi, suçun işlenmesiyle gizlenmesinin karanlık dolayısıyla kolaylaşması ve hak sahibinin çok daha savunmasız bir anına denk gelmesinin muhtemel olmasıdır. Girişin gündüz olup sona erdirilmesi anının tespit edilen gece vakti süreleri içinde işlenmesi halinde kesintisiz suç olması dolayısıyla sona erdiği ana göre vaktin tespiti yapılabilecektir.
4.2.Fiilin cebir ve tehdit uygulanarak işlenmesi hali: TCK madde 116/4 hükmünce açıklanan nitelikli sayılmış bu halde, cebiri meydana getirecek sınır kasten yaralamaya varmayacak şekilde kişiyi korkutma amacı güden seviyede işlenmesi gerekir. Aksi halde bu sınır aşıldığında kişi konut dokunulmazlığının ihlali yanında kasten yaralamadan da ayrıca cezaya hükmolunur.
4.3.Suçun silahla işlenmesi: TCK madde 119/1-a hükmünde suçun silahla işlenmesi halinde, nitelikli hallerden biri olarak sayılmıştır. Bunun sebebi silahın hak sahibi üzerinde yaratacağı endişe, korku failin suçu işlemesini kolaylaştırmaktadır. Nitelikli hale konu olacak bu silahın mağdurda korku yaratması esas oluşturmaktadır yani silah sahte olsa ve fail bunu bilse dahi oradaki amaç korkutma ve ihlali kolaylaştırma amacı gütmesi sebebiyle suçun ağırlaştırılmış hali yine meydana gelmiş sayılabilecektir.
4.4.Suçun birden fazla kişi tarafından iştirak ile işlenmesi: TCK madde 119/1-c de açıklanan hükme göre suçun birden çok kişice işlenmesi halinde, nitelikli hallerden sayılmıştır. Burada nitelikli hali meydana getirmesi sebebi suçun tek kişinin gerçekleştirilmesine oranla suçun işlenmesini kolaylaştırmasından kaynaklanmaktadır.
4.5.Suçun, failin kendisini tanınmayacak hale getirmesi suretiyle işlenmesi: TCK 119/1-b. maddesinde hükme bağlanmış olan nitelikli sayılan hallerdendir. Bu durumda kişi kendisini mağdurun tanıyamayacağı hale getirmesi suretiyle işlenmektedir. Bu makyaj, ses, gözlük, şapka ve çeşitli aksesuarların kullanılması ile mümkündür. Burada cezaya esas oluşturacak husus failin gizlenme amacıyla kılık, kıyafet girişimidir, mağdur faili tanımış olsa dahi, fail bu girişimi sebebiyle nitelikli halden kastı nedeniyle cezaya hükmolunabilecektir.
4.6. Suçun kamu görevinin kişiye sağladığı ayrıcalıkların kötüye kullanılması ile işlenmesi: TCK madde 119/1-e de açıklandığı üzere sayılmış nitelikli hallerden biri olan kamu görevinin sağladığı ayrıcalıkların(nüfuz) kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirilmesidir. Bu nitelikli halin meydana geldiğini ileri sürebilmek için şahsın kamu görevlisi olması gerekmektedir. Bunun nitelikli hal kapsamında sayılmasının nedeni ise kişilere kamu görevlisi olması dolayısıyla sağlanan nüfuz sebebiyle tanınan ayrıcalıklar veya kolaylıklardan dolayıdır.
4.7. Suçun bir suç örgütünün ileri sürülmesi ile mağdur üzerinde korkutucu güçten faydalanmak suretiyle işlenmesi: TCK madde 119/1-c hükmünde açıklanmış olan bu nitelikli hallerden biridir. Bu nitelikli hal kapsamında suçun oluşması esnasında örgütün varlığı veya gizliliği önem taşımayacaktır zira önemli olan mağdur üzerinde korku yaratma kastıyla etki yaratmak suretiyle suçun işlenmesinin kolaylaştırmaktır.
5.İş Yerinde Konut Dokunulmazlığının İhlali
İşyeri bu kapsamda kazanç elde etmek amacıyla kişilerin mesleki faaliyetleriyle iş gördüğü, konut dışında kalan yerleri ifade edecektir.
TCK madde 116/2. fıkrasında açıklandığı üzere yukarıda açıkladığımız birinci fıkra kapsamında işlenmiş eylemlerin, açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi, mutat mesken dışında olan yerlerden işyeri ve eklentilerinde ihlalin gerçekleştirilmesi halinde yine mağdurun şikayeti üzerine altı aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunacağı açıklanmıştır.
Bu açıklanan durumun yanında girilmesi izne tabi olmuş özel işyerleri ve meslek grupları sayılmıştır; avukatlık büroları, özel doktor muayne odaları veya klinikleri, mühendislik büroları ve mali müşavirlik ofisleri olarak belirlenmiştir. Resmi dairelerle ilgili olarak ayrıca bir hüküm bulunmamaktadır.
6.Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunda Soruşturma ve Yargılama (Kovuşturma)
Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun şikayete bağlı bir suç olması dolayısıyla soruşturmanın başlaması için mağdurun öncelikle suç duyurusunda bulunması gerekmektedir. Şikayet hakkı olan kişi şikayetini yazıyla yapabileceği gibi tutanağa beyanının geçirilmesi ile mahkeme veya cumhuriyet savcılığına da yapabilmektedir. Bu işlemin tamamlanmasının akabinde ceza yargılamasının ilk aşaması başlamış olacaktır. Soruşturma safhası Cumhuriyet savcılığınca yürütülecek olup, somut olaya dair ihbar ve şikayetin akabinde çalışmalara başlanır ve olay delilleriyle ve araştırmalar ışığında dürdürülür.
Savcılıkça hazırlanan iddianamenin görevli mahkemece kabulü ile yargılamanın kovuşturması safhası başlamış olacaktır. Görevli mahkeme hakimince dosya delilleri ve içeriğiyle incelenip resen araştırmalar yürütülüp şahıs için hükmolunacak ceza belirlenecektir.
Suçun nitelikli hallerini oluşturan 116/4. madde, 119/1.madde, 142/2-h. madde, 149/1-d. maddelerinde sayılan ağırlaştırıcı hallerin oluşmuş olması halinde soruşturma için şikayet şartına gerek olmadan süreç resen takip usulü ile yürütülecektir.
7.Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunda Uzlaştırma
Uzlaştırma, yargılama dışında bir faaliyet olarak mağdur ve failin özgür iradeleri ile belirleyecekleri bir edimi kabulleri ile uzlaştırmacı marifetiyle suçtan kaynaklanan sorunların çözümü için aktif olarak katılımlarıyla muhakeme sürecine alternatif bir yöntem olarak izlenecek yolu ifade etmektedir.
CMK madde 253 de hükme bağlanmış olan bu maddede sayılan şikayete bağlı suçlardan; uzlaştırmaya tabi olabilecek olanlar sayılmış olup birisi de konut dokunulmazlığının ihlali suçudur. Buna istisna olarak nitelikli halin varlığı halinde ise soruşturma resen yürütülmekte olsa dahi CMK hükmüne göre konut dokunulmazlığının ihlali suçunu tüm halleriyle kapsamına aldığından nitelikli hallerin sayıldığı 4. fıkra halleri de uzlaşma kapsamında görülebilecektir.
8.Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunda Zamanaşımı
Mağdurun suçun işlendiğini öğrenmesi anından itibaren 6 aylık süre içinde şikayetin bildirilmesi gerekecektir ve mağdurun şikayet hakkını kullanmaması halinde suç soruşturulmayacak ya da şikayetten daha sonra vazgeçilmesi halinde ise ceza davası düşecektir.
Konut Dokunulmazlığını ihlal suçuna dair dava zamanaşımı süresi TCK 66/1-e de sayılan beş yıldan fazla olmamak üzere hapis ve adli para cezasını gerektiren suçlar için 8 yıl olup, failin hapis cezasına hükmedilmesi halindeyse cezanın zamanaşımı 10 yıl olacaktır. Fail hakkında mahkumiyete dair hükmün verilmesi 10 yıl içinde infaz edilmezse fail için, hapis cezası zamanaşımı nedeniyle ortadan kalkacaktır.
116/4 de yer alan nitelikli hallerin yanında 119/1 de sayılan nitelikli hallerin de birlikte uygulanabilmesi halinde, suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli halleri nazara alınarak hüküm uyarınca davanın zamanaşımı 15 yıl olabilecektir.
9.Verilebilecek Ceza ve Yaptırımlar
TCK madde 116/1 de açıklanan hükümde konut ve konutun eklentileri için dokunulmazlığın ihlaline dair ceza yaptırımının sınırları 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıdır. Aynı kanunun devam fıkrasında açıklanan 116/2 de işyeri ve eklentilerinde gerçekleşecek olan dokunulmazlığın ihlali halinde ise ceza yaptırımının sınırları 6 aydan 1 yıla kadar hapis veya adli para cezası olacağı açıklanmıştır.
Gerçekleşen ihlal eyleminin cebir veya tehdit kullanılması ile ya da gece vakti gerçekleştirilmesi halinde, ceza yaptırımının sınırları 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası olarak düzenlenmekte olan nitelikli hallerden görülmüştür.
TCK madde 119/1 kapsamında gerçekleşecek nitelikli hallerin meydana gelmiş olması durumunda ise ceza bir defa arttırılabilir. Birden fazla nitelikli halin oluşması halindeyse 61 maddeye göre temel cezanın belirlenmesinde ağırlaştırıcı neden olarak göz önüne alınabilmektedir.
TCK madde 53/5’e göre uygulanacak ceza yaptırımlarında, verilecek ceza yarı oranıyla bir katı arasında hak yoksunluğuna ayrıca hükmolunmaktadır.
10.Yetkili ve Görevli Mahkemenin Tespiti
Burada görevli olacak mahkeme konut dokunulmazlığının ihlali kapsamında Asliye Ceza Mahkemesi olacaktır.
Genel yetki kuralı uyarınca yetkili mahkeme ise suçun işlendiği yer mahkemesi olacaktır yani suçun işlendiği yer Asliye Ceza Mahkemesi yetkili olacaktır.
SİTEMİZDEKİ DİĞER MAKALELERE DE GÖZ ATIN
TARİHİ ESER KAÇAKCILIĞI https://temizerhukuk.com/tarihi-eser-kacakciligi-sucu/
MALA ZARAR VERME SUÇU https://temizerhukuk.com/mala-zarar-verme-sucu-ve-cezasi/
TEROR ORGUTU UYELİĞİ https://temizerhukuk.com/teror-orgutu-uyeligi-sucu-ve-cezasi/
11.Sıkça Sorulan Sorular
11.1. Ev sahibinin kirayı ödemeyen kiracıyı cıkarmak için kapı kilidini değiştirmesi hukuka uygun mudur?
Bu hususta emsal nitelikte yargıtay kararları mevcuttur. Örnek sayılabilecek Yargıtay 8. Ceza Dairesinin, 2014/6511 esas sayılı, 2014/20124 sayılı kararında açıklanan metinden açıklandığı üzre kiraya verenin kira ödemelerini alamadıkları için kiracının oturduğu taşınmazın kapı ve kilitlerini değiştirerek faydalanmalarını engellemek amaçlanmıştır. Bu durumda gerçekleştirilen eylemin haklı sebep olmadığı ve hatta hakkı olmayan yere tecavüz suçunun meydana gelmesi sebebiyle geçmiş bu husustaki beraat kararının bozulmasına gidilmiş 17.09.2014 tarihli karar bu soru çerçevesinde açıklanabilecek güzel bir örnek olabilecektir.
11.2.Eşler arasında veya boşanan eşler arasında yahut uzaklaştırma kararı alınmış olanlar arasında konut dokunulmazlığının ihlali suçu oluşur mu?
Yukarıda değindiğimiz aile birliği içinde TCK 116/3 kapsamında düzenlenmiş olan aile içinde ortak kullanılması durumunda birisinin rızası yeterli olacaktır. Yine bu eşlerin kendileri arasında da suç işlenmemiş olmaktadır.
Yani ortak konutta ikametini sürdüren eşler arasında mahkeme kararıyla yahut TMK 197 e girebilecek şekilde eşlerden birinin aynı ortak mekanda yaşamaları kişilikleri, ekonomik güvenlikleri ya da huzurun ciddi tehlikeye düştüğü sürece eşler ayrı yaşama hakkına sahip olacaklardır. Ya da aralarında halen süren bir boşanma davası olması halinde yasal olarak ayrı yaşama hakkı kişide mevcut değilse birbirlerine karşı konut dokunulmazlığının ihlali suçunu işleyemeyeceklerdir. Yani buna göre boşanmaları süren eşler aralarında rızaları olmaksızın konuta girme hali oluşuyorsa konut dokunulmazlığının ihlali suçu oluşabilecektir.
Eşler arasında boşanma davası sürüyor olsun veya olmasın eğer uzaklaştırma kararı var ise konut dokunulmazlığının ihlali işlenmiş olacaktır. Bu hususta Yargıtay 2. Ceza Dairesi, 2020/30884 esas sayılı, 2021/295 sayılı kararda emsal teşkil edecek bir karar verilmiş olup; sanığın konuttan uzaklaştırmaya ilişkin karar olmasına rağmen suça konu olan konuta girme eyleminden dolayı verilen karara karşı temyiz itirazı bozulmuştur.
11.3.Evin içerisine girmeden bahçesine girilmesi halinde suç oluşur mu?
Bahçenin, konutun eklentisi olması sebebiyle ve kanunda 166 sayılmış konut ve eklentileri niteliğine haiz olmasından dolayı bahçeye rıza dışı veya rıza ardından daha sonra istem dışı kalmaya devam etme şeklinde dokunulmazlığın ihlali suçu oluşabilmektedir.
11.4.Konut dokunulmazlığını ihlal fiilinin işlenmesi sırasında, fiili gerçekleştiren kişi yanlışlıkla girmiş ise suç oluşmuş olur mu?
Suçun meydana gelişinde şahsın kasten işlemiş olması gerekmektedir. Suçun taksirle işlenmesi mümkün olmayacağı için yanlışlıkla işlenmesi de mümkün olmayacaktır.
11.5. Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun işlenmesi esnasında alkol veya uyuşturucu madde etkisinde olmak suçun cezasını etkiler mi?
Kişiler kendi istekleri dışında bu maddeleri almışlar ve suçu işlemişlerse suçtan sorumlu olmayacaklardır. Fakat bu tür maddelerin kişinin kendi iradesi ile bilerek ve isteyerek alınması ile suça konu eylemler o esnada işlenmişse haklı sebep olmaksızın, suçun şartlarını meydana getirmiş failin eylemi, konut dokunulmazlığının ihlali suçunu meydana getirmiş olacaktır.
11.6. Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun meydana gelmesi için “konut” olarak ifade edilecek yerler nelerdir?
Şikayetçi olunması kaydıyla ihlal suçunun mağduru herkes olabilecektir. Bu durumdaki konut ise ev, baraka, otel odası, karavan olabilecektir. Bunun yanında kanun konut dışında eklentilerini ve işyeriyle birlikte eklentilerine izinsiz girilmesi ile oluşabilecektir.
SONUÇ
Konut dokunulmazlığının ihlali suçunda çok çeşitli detaylar ve unsurlar somut olayı etkilediğinden ve bu ince çizginin tespitinde profesyonel bir el olarak ceza hukukunda yetkin avukatlarla süreci yönlendirmek meydana gelecek olayda her iki taraf için de önem arz ettiğinden titiz bir değerlendirme ile ceza hukukuna hakim, deneyimli ve uzman bir ceza avukatı rehberliğinde yürütülmesine ihtiyaç duyulmaktadır.
Betül TAY
BURAK TEMİZER HUKUK BÜROSU